menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Trump’ın bir hülyası var Bizim var mı?

56 17
22.01.2025

ABD Başkanlık Seçimi’nden üç gün önce 2 Kasım 2024’te “Trump gizli 17’li mi?” yazımızı yayımlamıştık. Seçimden sekiz gün sonra da “Trump içe kapanırsa ABD ölür!” yazımızı neşretmiştik. Her iki yazıyı tekrar okumanızı tavsiye ederiz. Trump, ABD tarihinde seçim kazanmış, sonra kaybetmiş ardından yeniden seçilmiş ikinci, asker veya siyaset kökenli olmayan tek başkandır. Yemin ettiği gün 200’den fazla Başkanlık Kararnamesi imzalayan tek örnektir. Bu kararını seçimi kazandığı gün vermişti. Hangi Başkanlık Kararnamelerini imzalayacağını, içeride ve dışarda hangi adımları atacağını saklamamıştı. “Âlemin en kudretli devletinin başındayım. Bu kudretli devleti benden önceki başkanlar ve Kongre berbat etti. Dünyanın en zeki, en dinamik, en tamahkar, en donanımlı beyinlerine sahip ülkemizi, pazarlarımızı, medyamızı, üreticimizi, sanayicimizi güçsüz ve muhtaç ettiler. Bunu değiştireceğim. İstediğimizi seve seve veya zorla alacağız.” dedi.

“İlginç ve farklı olmak harika bir duygu.” diyen Trump, “Dünyanın ve içinde yaşayan halkların sağlığından bana ne! Her devlet kendi sağlığıyla ilgilensin. Beni, ülkemin sağlığı alakadar eder.” zihniyetinden hareketle, Dünya Sağlık Örgütünden çekildi. Dünya iklim değişikliğine sebep olan kötü koşulları düzeltmek ve ortadan kaldırmak için 2015’te imzalanan ve 2016’da yürürlüğe giren Paris İklim Antlaşması’ndan çekildi. Biden’a kaybettiği 2020 seçimlerine ‘hile karıştı’ diyerek Kongre’yi silahlarla basan taraftarlarına af veya hafifletici cezalar içeren kararnameyi imzaladı. “Taraftarlarım korumam altındadır. Bana karşıt tarafta olanların üzerinden asfalt silindiri gibi geçer düzlerim. ABD’yi kurtarmak ve güçlü yapmak ve dünyanın en kudretli, en müreffeh ve alem üzerinde mutlak hegemonyasını tesis etmek için tanrı bana bir vazife verdi. Bu görevi yerine getireceğim. Bana karşı olanlar düşünsün.” diyerek sadece aleme posta koymadı.

“ABD sadece bir erkek ve bir kadından oluşmaktadır.” ifadesiyle LGBT ve benzeri topluluk ve örgütleri, kutsal kitaplar ve malum semavi dinler dışında mevcut olan “i*neler, şeytanlar kiliseleri” gibi mekânlara da savaş açtı. Kovid-19 ve benzeri biyolojik laboratuvarlarda üretilen virüsleri imal eden, piyasaya süren ve panzehri diyerek yüzlerce milyar dolar kâr eden şirketleri de hedefe koydu. Kovid-19 aşısı olmayan ve bu sebeple görevlerini kaybeden askerlerin, devlet personelinin tekrar........

© Aydınlık