Nuri Amca İçin
90'ların ilk çeyreği. Öğrenci derneği kurmak suçuyla (!) üniversiteden ayrılmak zorunda bırakılmış, baba ocağına dönmüşüm. Davalarım sürüp giderken, henüz 19 yaşında, beni nasıl bir geleceğin beklediği sorusuna kafa yoruyorum.
Nuri amca (Erkal) ve Ayfer teyze, çocukluğumdan iki güzide figür. Oğulları Uzay, yaşıtım. Hayatımdaki ilk hatıralarda onların da izi var. Anne ve babalarımız sıkı birer arkadaş. Nuri amca coşkulu şiirler okuyan, Ahmed Arif'in "Rüya bütün çektiğimiz" dizelerini ezberlememe yol açan bir güzel adam.
Yıllar ve yollardan sonra yine bir aradayız. Çok sevdiği TRT'den sürgün edilmiş, Bölge Çalışma Müdürlüğü'nde yönetici olarak görev yapıyor. Annemin ısrarlarına dayanamayıp soluğu yanında alıyorum. Aynı coşkuyla kucaklıyor beni. Artık çocukluğunu bildiği biri değil, düşünsel yakınlık da kurabileceği genç bir adam var karşısında.
Yaklaşık bir buçuk yıl boyunca, yayınladığı KırkMerdiven Edebiyat Dergisi'nin mutfağında çalıştım. Hayatımız Bölge Çalışma ile eski Vilayet'in oradaki Basın Merkezi arasında geçip gidiyor, kentin edebiyat ortamıyla renkleniyordu.
Tam bir kitap kurdu, edebiyat tutkunu, amatörce ve slogancı şiirler, yazılar yazan bu genç........
© Antalya Körfez
