menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yaşadığımız dünya yeniden mi şekilleniyor?

12 0
05.02.2025

Fiziksel anlamda, devletler arasındaki sınırlar büyük ölçüde sabit kalsa da, ekonomik, kültürel ve dijital bağlamda sınırların yeniden tanımlandığını söylemek mümkün. Özellikle ekonomik, ticari ve dijital etkileşimlerde bu sınırların daha esnek ve geçirgen hale geldiğini görüyoruz.

Uluslararası ticaretin artması, dijital teknolojilerin küresel düzeyde yayılması ve bilgi akışının hızlanması ülkeler arasındaki bağımlılığı artırıyor ve bazı eski sınırların daha az anlamlı hale gelmesine yol açıyor. Birçok ülkede iç ve dış göç hareketliliği de artmış durumda; insanlar daha özgür bir şekilde sınırları aşabiliyor, bu da kültürel ve toplumsal yapıların yeniden şekillenmesine neden olabiliyor.

Diğer taraftan, bazı bölgelerde milliyetçilik ve yerel kimliklerin ön plana çıkmasıyla, eski siyasi sınırların yeniden tartışmaya açıldığı bir durum da var. Brexit örneği, Amerika'daki yalnızlaşma (isolationism) hareketi ve Orta Doğu'daki bazı etnik ve dini çatışmalar, küreselleşmenin bazen ters tepebileceğini ve yerel sınırların yeniden çizilebileceğini gösteriyor.

Amerika, güç sarhoşluğuna girmiş bir şekilde sağa sola sarılarak, güvenlik açısından topraklarının sınırlarını belli nedenlere bağlayarak genişleme ve komşusu Kanada’yı dahi kendi topraklarına katmayla üstü kapalı tehdit ediyor. Soğuk Savaş döneminde, Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada arasındaki yakın ittifak daha da güçlendi, ancak Kanada'nın Amerika'ya katılması gündeme gelmedi. Bunun yerine Kanada, bağımsız bir devlet olarak kalmayı tercih etti ve İngiltere ile olan tarihi bağlarını sürdürdü.

Kanada'nın Amerika topraklarına........

© Analiz