Milli yargının demokratik meşruiyeti, bağımsızlığı ve tarafsızlığı
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum, yargı erkinin temel niteliklerini ve yargı bağımsızlığının hukuk devleti açısından taşıdığı önemi AA Analiz için kaleme aldı.
***
Türkiye’de öteden beri bir ezber vardır. Geçmişte HSYK - şimdiki adıyla Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) - Başkanı'nın Adalet Bakanı, Bakanlık Müsteşarı'nın ise Kurul üyesi olması, yargı bağımsızlığına engel görülürdü. Aynı bakışın başkanlık sisteminde kimi çevrelerde halen sürdüğü gözleniyor.
Oysa bu bakış, demokrasilerde yargı erki bakımından seçkinci, gayrimeşru ve antidemokratik bir yaklaşımdır. Yine yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı yargı mercilerinin işini yaparken, görevlerini yerine getirirken uyulan nitelikler olmasına rağmen bunu kurumsal bir tarafsızlık olarak gören abes yaklaşımlar var. Hatta yargı mercilerinde görev yapan hakim ve savcıların sadece işlerini yaparken değil her zaman bağımsız ve tarafsız olması gerektiğini sanan irrasyonel yaklaşımlar var. Yargıda başörtüsü yasağını bile yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığına bağlayan faşizan zihniyetleri de yakın geçmişten çok iyi biliyoruz.
Bu bağlamda, bir savcının idari göreve geçmesini, idari görevden sonra tekrar savcılığa dönmesini bağımsızlığa ve tarafsızlığa aykırı görmek, bağımsızlık ve tarafsızlık konusundaki akıl dışı yaklaşımların bir örneğidir. Bu abes bakışla hareket edilirse avukatlıktan savcılığa ve hakimliğe geçişin de kökten engellenmesi gerekir veya meslekten ayrılıp tekrar mesleğe dönenlere yahut Adalet Bakanlığında idari görevlerde olup sonra kürsüye geçenlere ya da yüksek mahkemelere üye olanlara hiç imkan vermemek gerekir.
Tüm bunlar, yargının bağımsız ve tarafsız olmasının ne manaya geldiğini anlamamak veya bilerek çarpıtmaktır.........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein
John Nosta
Joshua Schultheis
Rachel Marsden