SORUN, SORUN OLUR MU YARATILIR MI?
Yazıma bir "dipnot" ile başlamak isterim.
Lütfen Kamuda yönetim kadrolarında bulunmamış ve sorumluluk üstlenmemiş olanlar bu yazıya not düşmesinler. Neden mi, "Eşekten düşenin halinden, eşekten düşen anlar" da ondan.
Bir kere siyasi bir partinin ideolojisi olması gerekir ki, kitleleri o hedefler doğrultusunda bir araya toplasın, yönetsin ve bu ilkeler doğrultusunda seçmenine hesap versin. Bu siyasi bir sorumluluktur.
Gelelim yönetim boyutuna.
Yönetim bir savaştır, tepesindeki başkomutan, altındakiler de sorumluluklarına göre ünvan, paye alırlar. Askerde nasıl Komutan var ise, yönetimde de "Müdür" vardır.
Komutan "Başkomutan" ise, yönetimde de "Genel Müdür"dür. Altında albay, yarbay, binbaşı'dan onbaşına kadar rütbeler var ise, sivil yönetimde de Genel Müdür Yardımcısı, Daire Başkanı, Bağısız Müdür, Şube Müdür, Şef ve Er'in karşılığı "Memurlar" vardır.
Savaş inanmış, eğitimli ve donanımlı kadrolar ile yapılır. Çünkü bunların yanında GÜVEN de en önemli unsurdur. Çünkü, sırtını dayayacağın kişinin seninle ortak paydası ve güvenilir olması gerekir.
Yönetim de öyledir. Yönetimde elinizde silan, karşınızda da düşman yoktur ama bu kez karşınızda bir "Mevzuat hazretleri" ile yönetimin istekleri ve yapılacak işten en masum haliyle çıkarı olanlar ya da yapılacak işten yarar sağlamayı bekleyenler vardır.
Hem mevzuat hazretleri yerini getirecek, hem idarenin isteklerini yapacak hem de bu işten beklentisi ve çıkarı olanları hoşnut edeceksiniz, ne kadar da zordur.
Bazı işler döneme ve mevzuat hazretlerine uygun olabilir, onda bir sorun olmaz. Ancakkkkk, çalışanların, memurun en baştaki görevi amirlerince kendilerine verilen görevleri yerine........
© Akdeniz Gerçek
