menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Doğu'nun Uyanışı Ve Batı'nın Korkusu

15 0
08.07.2025

Tarih boyunca yaşadığımız coğrafyada, Doğu-Batı çatışması hep var olmuştur. Çatışmanın şimdi olduğu gibi en belirgin sebeplerinin başında da, Doğu’nun zenginliklerinin sömürülmesi geliyordu. Bilinen ilk Doğu-Batı savaşı, MÖ.15. asırda Çanakkale’de yapılan Truva savaşlarıdır. Batı’nın aç ve barbar olan kuzey halkları, Yunan kabileleri öncülüğünde, zengin Doğu’yu yağmalamak için birleşip akınlar başlatmalarıdır. Dönemin süper devleti olan Persler, uzun yıllar Batı'nın Doğu'ya akınlarını durdurarak, Yunan site devletlerine ve Atina’ya hükümran olmuşlardır. Ancak bu durum, MÖ. 350 yılından itibaren İskender öncülüğündeki Batı ordularının, Persleri yenip Yakındoğu ve Uzakdoğu’nun bazı bölgelerine hükmetmesine kadar devam edebilmiştir.

MS. 379'da Roma-Bizans imparatorluğunun Hrıstiyanlığı kabulüyle yeni bir Doğu - Batı ilişkisinin başladığı süreçtir. Hristiyanlık öncesi Batı’nın Doğu'ya akımı yağmalama ve zenginliğinden istifade etme üzerine iken, Hristiyanlığın kabulüyle Roma-Bizans, dini de kullanarak Doğu'ya hegemonya kurmak için, Doğu sorununu dinselleştirmiştir. Kudüs'ün kutsallığı merkeze alınarak Doğu tarifi yapılmıştır.

İslam ve ona inananlar tarih sahnesine çıktığında, uzun süre Batı'yı temsil eden Bizans ile Doğu'yu temsil eden Pers imparatorlukları, aralarındaki hegemonik savaşlar sonucu yıpranmışlardı. İslam ordularının hızlı bir şekilde Pers ve Bizans topraklarına doğru fetihleri hatta İstanbul'a kadar gelmeleri bu zayıflamanın içeriğini bize göstermektedir. İslam ordularının Doğu'ya hakimiyeti sonucu artık Batılılar için Doğu sorunu İslam sorunuyla bir tutulmaktadır.

Artık Batı Haçlı alemini, Doğu ise İslâm alemini temsil ediyordu. Günümüze kadar da bu böyle devam etmiştir.

İşte asırlardır Doğu-Batı mücadelesi devam ederken Orta Çağ'da yaşadığı travmaları unutmayan ve Yeni Çağ’da ele geçirdiği üstünlüğü kaybetme korkusuyla hep Orta Çağ sendromunu yaşayan Batı, eziklik psikolojisinin getirdiği bir duyguyla adeta medeniyetin merkezi olarak dünyaya kendini pazarlayarak Doğu’nun kendisiyle rekabet edebilme şevkini kırarak Doğu'nun uyanmasını ve kendisinden üstünlüğü geri almasını engellemeye çalıştı. Bu çabayı da asırlardır sarfedegelmiştir.

Buna birden çok örnek vermek mümkündür.

Mesela Batı, dayattığı tarih tezlerinde parayı ilk kez Lidyalıların bulduğuna bütün dünyayı inandırmışken Kral Krezüs'ten iki bin yıl evvel Babillilerin para kullandıkları gerçeğinin dünya kamuoyu tarafından anlaşılmasından deyim yerindeyse........

© Akasyam