Başkanlığınız hayırlı olsun Safi hocam
Diyanet İşleri Başkanlığı; en çok yenilemeye, rayında oturmaya, memuriyet mantığından çok Allah rızasını dert etmeye muhtaç bir kurumdur.
Evet din görevlilerini düzeltmek zor iştir, ama ihlas ve çaba ile yardıma yetişen ilahi destekle onları uyandırıp İslam’a hizmetkar etmek de ihtimal dairesindedir.
Bir İmam beş vakit namazla Cuma hutbesiyle yetiniyorsa yaptığı iş maaş karşılığı sıradan bir vazifedir, ama cemaatiyle barışık, çevresiyle iletişim kuran, köyüne, mahallesine örnek olabilen, iman kokan bir kimseyse işte o zaman Allah rızası için yaşıyor demektir.
Kur’an’ın ifadesiyle önce kendine, sonra anne abasına, çocuklarına ve kardeşlerine, akraba ve komşularına dua eden bir din görevlisi zamanla toplumla bir manevi bağ kurar, söz, hal ve davranışları toplum üzerinde etki bırakır.
Nefis terbiyesi, tezkiyesi olarak adlandırabileceğimiz bu hal aynı zamanda tasavvufi bir hayattır. Bu münasebetle tasavvuf alanında ihtisas yapan Prof.Dr.Safi Arpagus hocanın bu süreçte Diyanet Kurumunun başına getirilmesi yerinde bir atamadır.
İnsan sahip olduğu bilgiyle değil, bilgiyi hayatına uygulamakla olgunlaşır. Tasavvuf da takati nispetinde bilgiyi ruh ile barıştırıp şahsiyetine teşmil etmek olsa........
© Akasyam
