Trump ya 'Konstantinopol'ü de isterse!..
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu tutuklanıp Silivri’ye kondu.
İktidar medyası ise ortada daha bir iddianame olmadığı halde İmamoğlu’nu peşinen infaz etmeyi sürdürüyor.
İnfazcılardan Yeni Şafak’tan İbrahim Karagül dünkü, “Görgüsüz, cahil, kibirli, aç gözlü.. Ekrem’in suç imparatorluğu çöktü. Ama CHP iç tehdit haline geldi. ‘İç operasyon karargâhı’ oldu. ABD, Avrupa desteği yok. Birer birer devrilecekler... CHP’deki panik bundan.” başlıklı yazısında İmamoğlu’nun “suçlarını” tek tek sıralarken, “Fatih’in kabrine gittiği o gün... 1453’ün hesabını sormaya geldi” ara başlığıyla şunları da kaydetti:
“Fatih’in kabrine bile elleri arsasında hesap soracak gibi, türbesine tekme atacak gibi, 1453’ün hesabını soracak gibi giden bir taşeron kişilik, nasıl bir Türkiye hedeflendiğinin açık kanıtıydı.”
İmamoğlu’nun iki kez seçildiği 2019’a dönelim.
O sıralarda İsrail Başbakanı Netanhayu’nun oğlu Yair Netanyahu, Erdoğan üzerinden Türkiye’yi de hedef alıp, “Ona, İstanbul’un adının Konstantinopol olduğunu ve Türk işgâlinden önceki bin yıl boyunca Bizans İmparatorluğu’nun ve Ortodoksların başkenti olduğunu hatırlatırım.” şeklinde bir paylaşım yaptı.
Bu arada Yeni Zelanda’daki camilere saldıran caninin de İstanbul’a “Konstantinopol” dediği ortaya çıktı.
Erdoğan bu hezeyanlara şöyle tepki gösterdi:
“Bu ahlâksız İstanbul’a ‘Konstantinopol’ diyor. Bu millet var ya, bu can bu tende oldukça böyle bir şeye asla müsaade etmez. Çıkmış İsrail’in başında bir soyguncu var ya, yargılanan var ya... Onun oğlu da tweet atıyor. İstanbul Bizans’ın başkenti Hıristiyan şehridir diyor... Tüm dünyanın gözbebeği olan İstanbul’a ‘Konstantinopol’ ifadesini kullanan Netanyahu, oğlunun kulağını çek. Eğer bu noktada biraz daha ileri giderseniz, terbiye metotlarımız farklıdır. Sizleri o tür de terbiye etmesini biliriz. Artık burası İstanbul’dur.”
31 Mart seçimi iptal edilip ikinci kez seçime gidilirken İmamoğlu’nun “Pontuslu” olduğu iddialarının öne sürülmesiyle birlikte de yeniden İstanbul’un adı tartışmaları başladı.
Erdoğan’ın o yılki İstanbul’un fethinin yıldönümünde verdiği mesaj dikkat çekiciydi; şunları söyledi:
“Burası İstanbul, bir diğer adıyla İslambol. Burası Konstantinopol değil, ama burayı böyle görmek isteyenler var. Böyle görmek isteyenlere karşı 22 günümüz var.”
Tüm ülkenin İstanbul seçimlerine kilitlendiği 2019 Mayıs’ında bir şey daha oldu:
Lozan’a göre bir Türk kurumu olan ve sadece İstanbul ile Bozcaada ve Gökçeada’daki Rum vatandaşlarımızın dini meseleleriyle ilgilenmesi şartıyla burada kalmasına izin verilen Fener Rum Patrikhanesi, “Konstantinopolis Ekümenik Patrikliği Meclisi - Sen Sinod” unvanıyla Bakırköy doğumlu, askerliğini İskenderun’da yapan Türk vatandaşı ve sözde “Bursa metropoliti” Elpidophoros’u ABD’deki Rum Ortodoks Başpiskoposluğu’na atadı.
Bu Türk vatandaşının ABD’ye gittiği günden bu yana Türkiye aleyhinde yaptıklarını her fırsatta yazdık. Özetlersek;
Her fırsatta Türkiye’nin Kıbrıs’ta işgâlci olduğunu öne sürdü...
19 Mayıs’ı “Pontus soykırımını anma günü”........
© 12punto
