Yeni Bir Dünya Düzeni Yok, Yeni Bir Mücadele Çağı Var
Dünya bir eşikten geçiyor. Hepimizin sıklıkla duyduğu “yeni dünya düzeni” artık kulağa boş bir slogan gibi geliyor. Oysa asıl yaşadığımız, düzenli olmayan, çok merkezli, çok aktörlü ve bol çatışmalı bir mücadele çağı. Güçlü liderlikler geride kaldı, küresel kurumlar zayıfladı, yeni kurallar ise henüz yazılmadı. Bildiğimiz anlamda düzenin yerine bir tür belirsizlik ve karmaşa sistemi geçiyor.
Bu yeni çağın başat aktörleri ise geçmişten farklı olarak sadece devletler değil; teknoloji devleri, algoritmalar, enerji kaynakları, sosyal medya ağları ve dijital para birimleri de oyuna dahil oldu. Güç, artık sadece tankla, topla ya da para ile ölçülmüyor. Veriyi kim kontrol ediyor? Algıyı kim yönetiyor? Hikâyeyi kim anlatıyor? Bunlar yeni dönemin asıl soruları.
Donald Trump, bu belirsizlik çağının en özgün temsilcilerinden biri. Geleneksel devlet aygıtına başkaldırısı, medyayı baypas eden iletişim dili, diplomasi yerine tweet’lerle kurulan ilişkiler… Birçoğumuz için alışılmadık, hatta itici. Ama bir kesim için de sistemin dışına çıkan, “halkın sesi” olan bir figür.
Trump’ın ikinci dönemi yalnızca ABD iç siyaseti için değil, küresel düzlemde de ciddi kırılmalara yol açacak gibi. NATO’nun geleceği, Avrupa-ABD ilişkileri, Çin ile ekonomik savaş, hatta Ukrayna meselesi yeniden masaya yatırıliyor. Otoriter liderlerle kurduğu ilginç dostluklar ise yeni denge oyunlarını beraberinde getirebilir. Bu bir plan mı, yoksa tamamen içgüdüsel kaotik bir........
© 10 Haber
