menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Sen, ben değirmenlere karşı

33 0
04.11.2025

Her sabah bu yazıyı yazmadan önce oturuyorum, gazetelerin ve haber sitelerinin web sayfalarını tarıyorum; haberleri daha önce RSS adlı sistem üzerinden taramış olduğum için bu kez iki işeye bakıyorum: Web siteleri hangi haberi ne önemde görmüş ve sunmuş, hangi köşe yazarı ne yazmış?

Bu sabah aynı taramayı yaparken gayri ihtiyari gülmeye başladım.

Sabah gazetesinin manşetlerinden birinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ‘İstanbul Senin’ adlı uygulamasından sızdığı öne sürülen verilerin aynı and CIA, MI5 ve FETÖ’ye gittiğini söyleniyordu. Yazan, gazetenin kerli ferli köşe yazarlarından biriydi.

Ama hemen izleyen manşeti bir başka yazarın köşe yazısından çıkarmışlardı ve konu aynıydı: İstanbul Senin uygulamasından sızan veriler. Bu yazara göre de veriler ‘dark web’de satılıyordu.

Peki ama hangisi doğru? Yabancı ülke gizli servislerine sızdı ve casusluk için malzeme olarak mı kullanıldı, yoksa ‘dark web’ denen sitelerde satın almak isteyenlere satılan ticari meta haline mi geldi?

Gizlice veya açıkça satılan bir “mal” neden gizli servislerin onca zahmete girip casuslar çalıştırmasına neden olsun? Başka herkes gibi onlar da eğer bu “mal” işlerine yarayacaksa gidip ‘dark web’den aynı şeyi satın alamaz mı?

Böyle çelişkiler bir tek benim mi dikkatimi çekiyor, bilmiyorum. Ama Sabah gazetesi ve aHaber televizyonu, iktidarın propaganda makinesinin ve Ekrem İmamoğlu başta CHP aleyhine açılan bütün adli soruşturmalar ve davalar için “rıza üretme” endüstrisinin en önemi yayın organları.

Neden öyle bilmiyorum, Sabah’ı taramayı bitirince hemen Cumhuriyet gazetesine geçiyorum.

Orada da ben baktığımda manşet haberi olarak Cumhur İttifakındaki çatlaktan söz eden bir haber vardı. Meğer çatlak derinleşiyormuş vs vs.

Oysa ben de siyaseti izlemeye çalışıyorum, Cumhur İttifakı’nda bir “çatlak” hele hele “derin çatlak” olduğunu hiç düşünmüyorum. Olsa olsa mevzi bir anlaşmazlık veya kırgınlık oldu, işte bugün itibarıyla o da sona erecek.

Çünkü ne Ak Parti ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan açısından ne de MHP ve Devlet Bahçeli açısından Cumhur İttifakı vazosunu değil kırmak çatlatmak bile akıllıca bir davranış olur.

İttifak, her iki tarafın kendince şikayetleri olsa bile devam ediyor. Zaten ittifakın sona ermesi Türkiye’de çok büyük bir siyasi deprem anlamına gelir, arkasından........

© 10 Haber