menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Bugün yaşadığımız Türkiye tam olarak ‘Ankara kriterleri’ zaten

35 1
31.10.2025

Tayyip Erdoğan ilk kez Kopenhag Kriterleri yerine “Ankara kriterleri” dediğinde ondan birkaç metre ötede bir sandalyede oturuyordum.

Bir gazeteci arkadaşımız, evet o zamanlar Tayyip Erdoğan’a gazeteci sorusu sorulabilirdi, Kopenhag Kriterlerinin uygulamasını ve Avrupa Birliği’nin buna rağmen Türkiye’yle tam üyelik müzakerelerini başlatmama ihtimalini sormuştu.

Erdoğan da, temel demokratik değerlere, hukuk devletine ve insan haklarıyla azınlık haklarına verdiği değeri, bu değerleri savunmak için Avrupa’ya ihtiyaç olmadığını, bu değerlerin hayata geçmesini Avrupa istiyor diye değil Türkiye için iyi olduğundan ötürü savunduklarını anlatmak amacıyla “Biz de o zaman yolumuza ‘Ankara Kriterleri’ ile devam ederiz” demişti.

Erdoğan aynı basın toplantısında benim sorum üzerine “İşkenceye sıfır tolerans uygulayacağız” da demişti mesela.

Bu sözlerin söylenmesinden sadece bir yıl sonra Avrupa Komisyonu, Türkiye’nin Kopenhag Kriterleri adı verilen demokratikleşme ve insan haklarına uyum sağlama kriterlerini “yeterince yerine getirdiğini” söyledi ve AB liderlerine Türkiye ile tam üyelik müzakerelerinin başlamasını tavsiye etti.

Şimdi tarih öncesi çağlar gibi geliyor ama Türkiye çok kısa sürede öylesine önemli ve büyük demokratikleşme reformları yaptı, aynı zamanda bu reformların uygulamasını da gerçekleştirdi ki, ünlü The Economist dergisi bu yapılanlara “Sessiz devrim” adını verdi, bugün aynı dergiden hiç hoşlanmadığını bildiğimiz Tayyip Erdoğan o “Sessiz devrim” lafını benimsedi, yıllarca dilinden düşürmedi, “Biz sessiz devrim yaptık” dedi.

Sonra ne oldu peki?

2013’te Gezi olaylarıyla birlikte birden bire Tayyip Erdoğan’ın içinden “dediğim dedik, öttürdüğüm düdük” diyen birisi çıktı, baskının ve otoriter yönetimin gazına bastıkça bastı. Kendisine karşı gördüğü her itirazı kaba güç kullanarak susturan bir insana dönüştü.

17-25 Aralık operasyonlarını “Bana karşı darbe yapılıyor” diye savuştururken eğer canı isterse mahkeme kararları uygulamayabileceğini, buna gücü olduğunu fark etti.

15 Temmuz darbe........

© 10 Haber