Böcek ailesi neden öldü, artık biliyoruz: Vurdumduymazlıktan
Aradan 30 yıldan fazla zaman geçmiş, Amerikan hükümetinin davetlisi olarak dünyanın dört bir yanından bir grup gazeteci Amerika’ya gittim, 20 güne yakın zaman geçirdim.
Gezi çerçevesinde götürüldüğümüz yerlerden biri Iowa eyaletinde bir tarım işletmesiydi.
Araziye girdikten sonra bizi taşıyan otomobiller 15 dakika yol gitti, ancak o zaman arazi sahibinin evine ulaştık.
Her yer mısır ekiliydi. Bu devasa arazinin sahibinin de zengin bir çiftçi olduğunu tahmin edebilirsiniz ama öyle değildi. Yalnız başına yaşayan 50’lerinin sonunda bir adam bizi karşıladı.
Sohbet sorasında öğrendik, eşi 10 yıl kadar önce kanserden ölmüş. Bir oğulları varmış ve oğlu halen üniversitede okuyormuş.
“Yılda iki kez bana yardıma buraya geliyor, onun dışında yalnızım” dedi adam bize. O koca araziyi, maliyetler nedeniyle minimum tarım işçisi kullanarak tek başına ekiyor ve biçiyormuş.
Oğlu ekin toplama zamanı bir hafta, bir de babanın mecburen gittiği bir kurs için yine 4 günlüğüne geliyor, çiftliğe sahip çıkıyormuş.
Ben sormasam söylemeyecekti, o dört günlük kurs tarım ilacı kullanma sertifikası almak içinmiş.
Toprakta doğan, babasından kalma çiftliği yöneten neredeyse 60 yaşındaki adam, her yıl tarım ilacı kullanmayı bildiğini kanıtlamak için sertifika eğitimi almak zorundaydı. Bu sertifikası olmazsa zaten gidip tarım ilacını satın alamıyor, toprağına uygulayamıyordu.
Bunu öğrendiğimden beri Türkiye’deki tarımsal üretime bakışım farklılaştı.
Tarımsal üretimde tarım ilacı kullanmak zorundasınız; yoksa ürününüz gidiverir. Bu ilaçların bir bölümü topraktaki zararlılar içindir, bazıları da ürünün kendisine dadanan böcekler vs için.
Türkiye’de böyle bir sertifika zorunluğu olmadığı gibi tarım ilacı satın almaya getirilmiş bir kısıtlama da yok. (Gübreden teröristler bomba yapıyor diye gübre alımında ciddi denetim var ama.)
Evinizde, iş yerinizde veya otel vs sosyal alanlarda yapılan böcek ilaçlamasıyla tarımda yapılan ilaçlama arasında çok fark yok. Çoğu zaman benzer ilaçlar kullanılıyor. “İlaç” dediğime bakmayın, zehir bunlar ve amacı da istenmeyen canlıları öldürmek.
Hamburg’dan bir hafta hoşça vakit geçirmeye İstanbul’a gelen ama burada ölen, aslında öldürülen Böcek ailesinin başına gelenler, inanması zor bir sorumsuzluk ve vurdumduymazlık öyküsü.
Aile 9 Kasımda İstanbul’a ulaşıyor. Doğruca rezervasyon yaptırdıkları Kadırga semtinde, Kumkapı’nın burnunun dibindeki otellerine yerleşiyor.
İlk gün Kapalıçarşı ve Beyazıt civarında dolaşıyorlar. 11 Kasım günü ise Ortaköy’e gidiyorlar. Orada dolaşıp karınlarını doyurup akşam üzeri saatlerinde otele geri dönüyorlar.
Onların otele döndükleri saatte otelde tam altlarındaki odada böcek ilaçlaması yapılmış. Kimse onlara “Aman........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Gideon Levy
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein