Eurofighter geliyor: doğru bilinen yanlışlar ve yanıtsız sorular
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, İngiltere Savunma bakanı John Healey ile 23 Temmuz’da Eurofighter kullanım anlaşmasını imzalarken. (Foto: MSB)
Almanya Hükümet Sözcüsü Stefan Kornelius, 25 Temmuz’da Türkiye’ye 40 adet Eurofighter Typhoon savaş uçağı satışı için onay verdiklerini doğruladı. Böylece Türkiye’nin Eurofighter uçakları alımı önünde yalnızca Türkiye’nin kendisine sunulan seçenekli fiyat teklif değerlendirmesini tamamlayıp, gerekiyorsa karşı teklif sunması kaldı. O aşama da geçilirse İngiltere, Almanya, İtalya ve İspanya ortak yapımı savaş uçağının Türk Hava Kuvvetlerine katılımı mümkün olacak.
Önce Türk medyasının en ilgi duyduğu konuya değinip sonra Eurofighter alımı konusunda doğru bilinen yanlışlar ve henüz yanıtsız sorulara odaklanalım istiyorum; o da İmamoğlu meselesi.
Basın toplantısında Kornelius’a Almanya’nın uçak satışına tutuklu İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ağırlığını koyması üzerine mi onay verdiği soruldu.
Çünkü 23 Temmuz’da, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, İngiltere Savunma Bakanı John Healey ile Türkiye’nin Eurofighter kullanıcısı olarak tescil edildiği anlaşmasını İstanbul’daki Savunma Fuarı IDEF’te imzalaması ardından İmamoğlu dikkat çeken bir açıklama yapmıştı. İmamoğlu, CHP lideri Özgür Özel’i Almanya’nın onay kararını sağladığı için tebrik etmişti. Özel’in 27 Haziran’daki Almanya temaslarında dile getirdiği Türkiye’deki demokrasi sorunlarının Türkiye’nin savunması için gerekli uçak satışını engellememesi gerektiğini de söylemesini kast ediyordu.
Alman sözcü, diplomatik bir yanıt verdi: “Ayrıntılara girmeden şunu belirtmek isterim ki Sayın İmamoğlu bizzat cezaevinden bu uçakların satışı lehine görüş bildirmişti.” O da İmamoğlu’nun 21 Nisan’daki “Türkiye’nin çıkarları Erdoğan’dan da İmamoğlu’dan da büyüktür” dediği X mesajına atıfta bulunuyordu. İmamoğlu, Handelsblatt gazetesinin 18 Nisan’da Alman hükümetinin kendisinin tutuklanması üzerine satış kararını durdurduğu haberine tepki gösteriyordu. Ne İmamoğlu istemnese olmazdı ne de hiçbir etkisi olmadığı yanıtıydı bu, bir etkisi olmuştu, bu söyleniyordu. Ama zaten bu noktada ilk ince ayarımıza geliyoruz.
Türkiye’nin ABD tarafından Rusya’dan s-400 füzesi aldığı gerekçesiyle F-35 programından çıkarılması ardından hava savunma açığını giderme arayışı başlamıştı.
Arayış iki koldan yürüdü. Bir yandan yerli silah sanayiine ağırlık........
© yetkinreport.com
