Yeni Ortadoğu’da Türkiye-İsrail başbaşa kaldı: gizli diplomasi zamanı
İsrail’in ABD desteğinde kaba güç kullanımı bölgede denge ve ezberleri dağıttı, yeni dengeler kuruluyor. Türkiye, İsrail’le başbaşa kaldı.
Ortadoğu’nun siyasi haritası değişti; ülke sınırları kâğıt üzerinde aynı kaldı ama artık yeni dengeler ve roller geçerli; ezberler altüst oldu.
Geride, füzelerle yerle bir edilmiş ama henüz akıl ve işbirliğiyle yeniden kurulamamış bir bölgesel boşluk kaldı.
Bu boşluğun yönetimi ise artık birkaç ülkenin değil, yalnızca iki aktörün üzerinde dönüyor: İsrail ve Türkiye.
İsrail ABD destekli kaba gücüyle yolunu açtı ama yönünü belirleyemiyor. İki yıl önce başlattığı stratejik “mıntıka temizliği” ile bölgede askeri üstünlüğünü tartışmasız hale getirdi:
• Gazze’de Hamas’ı etkisizleştirdi, Filistinlileri toprağından kopardı.
• Lübnan’da Hizbullah’ın hem askeri kapasitesini hem siyasi etkisini tırpanladı.
• Suriye’nin ordu yapısını ve hava üslerini yerle bir etti.
• İran’a doğrudan saldırarak üç nükleer tesisini işlevsiz hale getirdi, üst düzey askeri liderliği hedef alarak caydırıcılığını artırdı.
• Irak’ta İran yanlısı milis hatlarını çökerterek Şii eksenini kırdı.
• Körfez ülkelerini İbrahim Anlaşmaları çerçevesinde hizaya soktu.
• Mısır ve Ürdün’ü uzun süredir yönetilebilir sınırlar içinde tutuyor.
Tüm bunları ABD’nin stratejik koruması, askeri desteği, Körfez’in mali desteği ve kendi istihbarat-askeri kapasitesiyle gerçekleştirdi.
Ancak askeri zaferler, her zaman siyasi liderlik doğurmaz.
Gazze’deki yıkımın yol açtığı insani dram, İsrail’in bölgedeki meşruiyetini zedeliyor.
Yalnızlık derinleşiyor. Sert gücün, kaba gücün etki alanı geniş, ama zamanla daralan bir etki bu.
İsrail ve Türkiye dışında, masaya ağırlık koyabilen başka bir başkent yok artık. Ortadoğu’da dengeleyici, dönüştürücü ve geleceği kurgulayıcı başka bir aktör kalmadı.
Türkiye’nin........
© yetkinreport.com
