İnsanların farklı düşünceler, tercihler, beklentiler içinde olması olağandır. Ancak, tercihleri, belirleyicidir. Kimisi, sessizliği; kimisi, canlı ve gürültülü ortamı; birisi kenti, diğeri kırsalı yeğler. Kimi, okumayı; kimisi, para kazanmayı seçer. Birisi asker olmak ister, diğeri serbest meslek erbabı. Her bir bireyin tercihlerine söylenebilecek bir şey yoktur. Olsa olsa eleştiri konusu yapılabilir. Yaşam, tercihler üzerinden devinir. Her bir tercih, ya yeni bir nirengi noktasıdır. Ya da bir kavşaktır. Ya yolunuzu değiştirirsiniz, ya da yol çatında birini ötekine tercih edersiniz ve her biri farklı yere götürür. Her bir yol ayrımı, farkında olmadan sonuçlarını bilemeden insanın tüm yaşamını değiştirir, dönüştürür. Belki de, farklı bir evrene götürür, bilemezsiniz. Çok açıktır ki, yaşam ve gelecek bilinmezliklerle doludur. Başlangıcı bilseniz de, görseniz de sonucu bilmek mümkün değildir. Ancak, deneyimler, insana öngörüde bulunma hakkını verir, daha ötesini değil.
***
Bir yol çatında sessizliği seçtim. Kısa süreli de olsa ülkemizin batısındaki küçük bir sahil yerleşimindeyim. Sabahın altısında balkondayım. Manzaranın genişliği insanı büyülüyor. Denizin enginliğinde, gökyüzünün sonsuzluğunda eriyip gidiyorum. Zaten, az sayıda olan motorlu araçlardan biri geçmediğinde insanın kulağını tırmalayan aykırı bir ses de gelmiyor. Gözlerimi kapattım, sessizliğin sesini dinliyorum. Manzaranın derinliğinde boyaları doğadan gelen bir tuvalin içindeyim. Onlarca kuş, belki........

© Yeşilgiresun