menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kim Kiminle Aynı Karede, Kim Kimi Yarı Yolda Bıraktı?

18 8
06.10.2025

Siyaset bazen verilen fotoğraflarla değil, fotoğraf karesine girmemeyi tercih edenlerle anlaşılır. Cumhurbaşkanlığı resepsiyonu da bu gerçeği bir kez daha hatırlattı. Erdoğan’ın DEM Parti ve eski Millet İttifakı bileşenleriyle verdiği sıcak kareler hızla servis edilirken, kamuoyunun ilgisi yine İYİ Parti’ye yöneldi.
İYİ Parti’nin resepsiyona katılması, “iktidarla yakınlaştı” yorumlarına konu olurken, aynı karelerde yer alan diğer partiler nedense bu kadar tartışılmadı. Oysa mesele sadece bir resepsiyona katılmaktan ibaret değil. Asıl mesele, siyasi tutarlılığın ne anlama geldiğini hatırlamakta.
İYİ Parti, 31 Mart seçimleri öncesinde “kent uzlaşısı” teklifini reddettiğinde de benzer şekilde eleştirilmişti. “Muhalefeti böldü”, “Erdoğan’a çalıştı” denmişti. Ancak İYİ Parti’nin bu tavrını eleştirenler, aynı dönemde CHP’nin DEM Parti ile kurduğu örtük iş birliğini neden sorgulamadı?
Kent uzlaşısını reddeden bir partiyi “yalnızlaştırmak”, muhalefet içindeki sorumluluğu gerçekten doğru yere mi yöneltiyor?
CHP bu kez resepsiyona katılmayarak bir “protesto” kararı aldı. Parti yönetimi, “bu fotoğrafın içinde olmayacağız” diyerek bir sınır çizdi. Ancak şu soru ister istemez akla geliyor:
Bu sınır ilk kez mi çiziliyor, yoksa geçmişteki ittifak tercihlerinin gölgesinde mi beliriyor?
Hatırlayalım: 2023 seçimlerinde CHP listelerinden Meclis’e giren kimi isimler bugün DEM Parti’nin fiilî siyasetinde aktif rol oynuyor. CHP, “birlikte mücadele” adı altında Meclis’e taşıdığı bu isimlerin bugün geldiği noktayı sorguladı mı?
Bir yandan resepsiyonu protesto ederken, diğer yandan o listelerle inşa edilen ortaklığın sonuçlarıyla yüzleşmemek, seçmenin gözünde inandırıcı bir tutum oluşturabilir mi?
Ve asıl kritik nokta: DEM Parti’nin bugünkü siyaset tarzı, gerçekten muhalefetin bir parçası mı?
Son dönemde Cumhurbaşkanı Erdoğan’la aynı karede görünmekten çekinmeyen, Meclis temaslarında daha yumuşak bir dil........

© Yeniçağ