Bir cenaze günü, eski görüntüler ve cevapsız sorular
Gülşah Durbay’ın vefatı, siyasetin gündelik sertliğinin bir anlığına da olsa durması gereken bir gündü. Aynı gün, farklı siyasi çizgilerden pek çok ismin başsağlığı mesajları paylaşması, Türkiye’de hâlâ mümkün olan asgari bir ortak vicdan alanının varlığına işaret ediyordu. Bir ölümün ardından söylenen sözler tartışılmaz, tartışılmamalıdır; en azından böyle olması beklenir.
Ancak tam da bu atmosferde, sosyal medyada başka bir akış dikkat çekti. X’te bazı hesaplar, yıllar önce kamuoyuna yansımış bir videoyu yeniden dolaşıma soktu: Kamer Genç’in mezarı başında çekilmiş, kadraja içki kadehlerinin girdiği görüntüler. Video yeni değildi, iddialar yeni değildi, tepkiler de aslında yeni değildi.
Bu noktada durup sormak gerekiyor:
Bu görüntüler ilk kez mi ortaya çıktı? Hayır.
Toplum bu görüntülerle ilk kez mi yüzleşti? Hayır.
O günlerde eleştiri yapılmadı mı? Yapıldı.
Görüntüler ilk gündeme geldiğinde, mezarlık adabı, ölüye saygı, kamusal provokasyon ve inançlara saygı gibi başlıklar altında yoğun bir tartışma yaşanmıştı. Tepkiler verilmiş, savunmalar yapılmış, konu zamanla gündemden düşmüştü. Yani bu mesele, toplumsal hafızada “yarım kalmış” bir dosya değildi.
Peki o hâlde asıl soru şu:
Bugün neden yeniden?
Gülşah Durbay’ın ölümünün konuşulduğu, cenaze hazırlıklarının yapıldığı, taziye mesajlarının paylaşıldığı bir günde bu görüntülerin yeniden dolaşıma sokulması........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Waka Ikeda
Mark Travers Ph.d
John Nosta
Daniel Orenstein
Grant Arthur Gochin