menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

“Terörist başı”ndan “kurucu önder”e...

245 62
09.06.2025

Yıllar önce Abdullah Öcalan, demokratik konfederalizm gibi konularda yazdığı yazıları İmralı’da, avukatlarına verir, bunları bazı gazetelerde köşe yazısı şeklinde yayınlatırdı. Bu yazıların analizini yaparken, ilk paragrafta yaptığım gibi Öcalan’ın sadece görüşlerini inceler, terör örgütünün başı olduğuna değinmezdim.

Bir insan eli kanlı katil de olsa görüşüne cevap verirken, onun bir terör örgütü kurucusu mahkûm olduğunu hatırlatmak bana doğru gelmezdi! Bunun sebebi, sanıyorum babamdan kalan bir ruh halidir ama bu durumu, hukuktaki “silahların eşitliği” kavramı ile açıklamak da mümkündür. Silâhların eşitliği ilkesi, davanın taraflarının, usule ilişkin haklar bakımından aynı koşullara tabi tutulması ve taraflardan birinin diğerine göre daha zayıf bir duruma düşürülmeksizin iddia ve savunmalarını makul bir şekilde mahkeme önünde dile getirme fırsatına sahip olması anlamına gelir.

Gerçi, ben yazılarım yüzünden her zaman duruşmaya çıkmıyorum ama her gün okurun huzuruna çıkıyorum... Yazı da ruhun aynasıdır...

Bir arkadaşım, bu tutumumun doğru olmadığını, her Öcalan deyişimde mutlaka “terörist başı” ifadesini de kullanmam gerektiğini söylemişti. Ona neden böyle yaptığımı anlatamamıştım, çünkü dinlememişti.

***

57’nci hükümetin kurulduğu günün sabahında, gazeteci olarak görüştüğüm Devlet Bahçeli’ye, yaptığım araştırmalara göre Türkiye’ye ekonomik baskılar uygulanacağını, MHP’den de çeşitli........

© Yeniçağ