menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Eğitim iyi değilse çalışma düzeni kötüdür

46 7
25.09.2025

Bugün gündemimizde iki konu var: Biri eğitim ve bağlı olarak “ev gençleri” gerçeği ve işsizlik, diğeri de çalışma Bakanı Işıkhan’ın sözleri.

Eğitimle başlayalım.

Ortalama insan, eğitim sistemini, bir ahlaki öğretim merkezi olarak anlıyor. Halbuki eğitim, ahlaki nitelik kazandırma merkezi olmanın yanında sanayi devrimiyle birlikte işgücü piyasasının oluşturulmasının temel aracıdır. Her ne eğitimi almışsan ona göre bir iş hayatın olur.

Bu durumda eğitim, kalkınma aracı ve bunun gereği olan insanın iş ve beceri kapasitesini geliştirip ona uygun yetiştirme kurumudur.

Modernleşme ve sanayileşmeyle birlikte dünyada meslek sayısı bin 500’ü geçti. Orta Çağ’da mühendis, işçi, tornacı, doğalgaz tamircisi diye bir meslek yoktu. Elektrik elektronik uzmanı hiç yoktu. Çünkü elektrik bulunmamıştı.

Teknoloji-bilim de yoktu.

Bilimsel buluşların teknolojiye aktarılmasıyla her şey değişti. O teknolojiyi hem ham madde hem de tamamını üretecek sanayi ortaya çıktı.

Böylece okul, en önemli kurum haline geldi. Çünkü, mühendislikten çıraklığa, oradan basit iş kollarına kadar, işe girmenin önkoşulu, bir diplomaya sahip olmayı zorunlu hale getirdi. Özellikle işin uzmanı (mühendisi, kalfası, teknikeri vb) olmak için mesleki okullar kurmak şarttı. Bu nedenle Avrupa’da eğitim yaygınlaşmanın ötesinde uzmanlaştı. Sanayi-okul iş birliği kalkınmanın motoru oldu. Sanayinin ihtiyacına göre meslek okulları açıldı.

Böylece eğitim kalkınmanın esas kurumu........

© Yeniçağ