Lider ve önder kavramı üzerine
Toplumsal değerlere öncülük eden liderlerin duygusal dehaları güçlüdür. Duygusal ve düşünsel zekaları birbirini beslediği gibi dengeler de. Her ikisi arasında güçlü bir diyalektik bağ vardır
Afşin Aybar
İnsanlığın tarihsel serüveni boyunca önemini kaybetmeyen kavramlardan biri olan liderlik olgusu, toplumsal yaşamın her aşamasında daima işlevsel olmuştur. Yönetimde gücü ve etkisi olan kişi olarak lügatte anlam kazanan bu olgu, sosyolojik ve siyasi açıdan her toplum için vazgeçilmez bir nitelik taşır. Bunun sebebi her oluşumun, örgütlülüğün bir akla, beyin rolünü oynayan öncüye ihtiyaç duymasıdır. Liderlik bunun kurumsal ifadesidir. Yapının işlevli olması için temel bir role sahiptir. Liderlik bir nevi sinir sistemini kontrol ve koordine eden beyindir. Varoluşsal olarak bir insan, beynin koordine etme rolü olmadan normal bir yaşam sürdüremiyorsa, toplumsal doğa da koordine ve yönetme olgusu olan liderlik olmadan doğal varlığını sürdüremez. Lideri olmayan bir toplum, beyni olmayan bedene benzer. Böyle bir toplumun kendi doğasıyla, kimlik, tarih, kültür ve toplumsal değerleriyle; öz hakikatiyle yaşaması mümkün değildir. Kendi hakikatini yaşamayan bir toplum eğer fiziki olarak yok olmamışsa, başka hakikatleri yaşıyor demektir. Bu da o topluluğun başkalaşıma uğradığı, sömürüldüğü, yabancı yönetim ve kültür edindiği, dahası kültürel soykırım çarkında toplumsal ölümle cebelleşmesi anlamına gelir.
Tarihten günümüze toplumsal yapılar ölçeğinde binlerce lider örneği bulunur. Konu itibariyle toplumsal ve siyasal liderlerden bahsederken tarihe damgasını vuran, tarihin yönünü değiştiren, toplumların kaderini değiştiren kişilerden bahsediyoruz. Koşulların yarattığı liderler kadar, koşulları yaratan liderler de vardır. Bu çıkarsama liderin gücünü, etkisini, yaratıcılığını gösterir. Oluşan şartları zemin ve imkânları değerlendirerek liderlik edenler olduğu gibi, zeminin zayıf, koşul ve olanakların yok denecek kadar az olduğu ortamlarda tarihi çıkış yapan önderler, lider kişilikler de olmuştur. Komünal toplumun lideri, önderi doğal otoritesiyle kadındır. Doğal toplumun uzanımı olan demokratik uygarlığın yarattığı liderler tarihsel akışın bir yanını oluştururken, diğer yanını devletçi uygarlığın liderlik unvanlarıyla anılan kişilikler oluşturur. İnsanlığın bu evresinde temel çatallaşmalardan biri de bu olguda yaşanmış, toplumsal değerlerin öncülüğünü yapan liderlik gerçeği ile; devletçi, sömürü iktidarının liderliğini yapan şahsiyetler de olmuştur.
Toplumcu geleneğin öncüleri binlerce yıl insanlığa iyi, doğru ve erdemli bir yaşam........





















Toi Staff
Gideon Levy
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein