Neden MTO bir Fatiha’dır?
Türk düşüncesine Türkiye’nin dışından çok sessiz ama derinlikli bir katkı geliyor. MTO Azerbaycan temsilcimiz Vuqar Azizov kardeşim muhteşem yazılar yazıyor. Bu yazısında MTO’nun ne olduğunu, neden ve nasıl bir başlangıç olduğunu ve bütün bunların ne anlama geldiğini izah ediyor leziz bir dille.
***
Üzerimizde çok büyük bir «mesuliyet» var. Ve bu mesuliyetten doğacak bir «mesele» bizi bekliyor. Önemli olan, bu mesuliyeti meseleyle buluşturacak doğru «sual”i bulabilmektir.
Bugün Müslümanlar olarak çokuz; ama ne yapacağını bilmeyen, şaşkın bir hal içindeyiz. Bu durumda sağlam akideye sahip olsak bile, yine de farklı rüzgarlara kapılmaktan kurtulamıyor, savrulup gidiyoruz. Peki, hatayı nerede yapıyoruz?
İşte “mesuliyet–mesele–sual” üçlüsünün çözmesi gereken temel soru burada yatıyor.
Dikkat ediniz, “sağlam akideye rağmen” diyorum.
Demek ki sağlam akide sonuç değil; bir başka merhalenin, daha derin bir yürüyüşün şartı ve başlangıcıdır. Takılıp kaldığımız nokta da tam burası olsa gerek. Akidevi konulardaki başarını bir sonuç olarak görmek “sual”in teşhisinin yalnış konulduğu anlamına gelir. Ancak burada akidevi başarı, nokta değil, virgül olarak nitelenerse, o akideden bir dünya inşa edilebilir.
Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem)’in bir hadisinde buyurduğu gibi:
Milletler, aç kurtlar gibi üzerimize üşüşecekler; ama biz, çok olmamıza rağmen hiçbir şey yapamaz hale geleceğiz.
Demek ki mesele, çoklukta değil; saman çöpü gibi savrulan bir varlık haline gelmemizde gizlidir.
“Sual” burada aranmalı, “mesele” burada belirlenmeli ve “mesuliyet” de tam buradan itibaren yola koyulmalıdır.
Medeniyet Tasavvuru Okulu, işte bu anlamda, “sual”in doğru konulduğu bir........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Mark Travers Ph.d
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon