menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Afganistan’da kırmızı çizgiler ve kız çocuklarının eğitimi meselesi

46 3
07.08.2025

Kabil’in caddelerinde arabalarımız kaotik bir trafiğin içinden kendine yol bularak gitmeye çalışırken dikkatimizi en çok çeken konulardan biri neredeyse hiç veya çok az trafik ışığının olması. Son sürat birbirine doğru gitmekte olan araçlar son anda bir manevrayla çarpışmaktan kurtarıp yollarına hiçbir şey olmamış gibi devam ediyorlar. Bu Türkiye’deki veya Avrupa’daki trafik düzenine alışık birilerinin kolay anlayabileceği bir durum değil. Kaos içinde bir düzen var ve işliyor.

Ama bu vesileyle öğrendiğimiz bir şey oluyor. 4 yıldır ülkenin idaresini ikinci kez üstlenmiş olan İslam Emirliği trafik düzenini kurabilmek için gerekli kuralları koymuş ama yaptırımı olmayan kurallar bunlar.

Özellikle para cezası uygulanmıyor hiç, çünkü parayla cezalandırmak Hanefi fıkhı açısından caiz görülmediği için Emirlik bunun yolunu açmıyor

. Bunu da modern dünyanın ölçüleriyle yoğrulmuş bir akılla anlamak mümkün değil tabi.

Her şeyin altında bir pragmatizm veya bir şekilde yolsuzluk aramaya ve hatta bulmaya alışmış olanlar için bu kadar büyük bir gelir kaynağının sırf bir fıkıh kuralına uymadığı için gözden çıkarılabiliyor olması nasıl anlaşılabilir?

İmkansızın politikası dediğimiz duruma bu da mükemmel bir örnek oluşturuyor aslında.

Wael b. Hallaq, “İmkânsız Devlet: Modern Çağda Bir İslam Devleti Niçin Mümkün Değildir?”

isimli kitabını yazdığında çağımızda tamamen ahlaki esasları gözeten böyle bir devletin mümkün olamayacağını söylüyordu da Taliban tam bunun aksini kanıtlamaya çalışıyor gibi.

Modern devlet tabiatı itibariyle ahlaksızdır ve her seviyede ahlakı gözeten İslam’ın bugünkü bir devlet yapısı içinde temsil edilmesi bile mümkün değildir, ezcümle Hallaq’a göre.

Gerçekten olacaksa, olabilecekse, moderniteyi, modern devletin ölçülerini, uluslararası dengeleri, dünya düzenini ve önceliklerini umursamaması gerekiyor tabi. Nitekim umursamıyor hiçbirini Taliban.

Ziyaret ettiğimiz bakanların her birinin kişiliğine, tarzına, konuşma biçimine, felsefelerine sinmiş ortak özellikler,

inananlara karşı, halka inanılmaz bir tevazu ama düşmana karşı da aynı ölçüde inanılmaz bir özgüven ve umursamazlık.

Bizi ilgilendiren tek şey Allah’ın şeriatının ölçüleri. Bu bizim her zaman aşılmayacak kırmızı çizgimiz.

Egemen olan istisnayı koyandır diyor ya çağdaş iktidar teorileri. Taliban’ın en........

© Yeni Şafak