menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Depremden korkmakta çok haklıyız

25 1
27.04.2025

Japonya da bizim gibi deprem ülkesi. Orada 6,2 büyüklüğünde deprem olduğunda herkes oturduğu yerde sallanmanın durmasını bekler ve sonra işine devam eder. Bizde 6,2 deprem olur, 151 kişi bulunduğu binadan evden ya da işyerinden kaçarken yaralanır.

Neden?

Babası müteahhit olan bir arkadaş anlatmıştı; “Babam bizim evi kendi yapmış. İki katlı, şehrin ortasında güzel bir evimiz vardı. Babam yaptığı için evin sağlam olduğuna şüphemiz yoktu. Daha doğrusu evin sağlamlığını çürüklüğünü sorgulamak aklımıza bile gelmedi, ta ki 17 Ağustos gecesine kadar.

O gece yarısı ev sallanmaya başladığında hepimiz panik olduk ama babam pijamalarıyla merdivenlere yönelip dış kapıya doğru koşunca hepimiz anladık ki,

babam bile yaptığı eve güvenmiyor, demek ki

bir şeyler biliyor.

Arkadaş bu hikâyeyi anlattıktan sonra gülerek, “Hayatta babana bile güvenmeyeceksin” diyerek espri yapmayı da ihmal etmedi.

Bugün insanların depremden korkarak evlerden dışarı kaçmasının ve evlere giremeyerek dışarıda sabahlamalarının sebebi yapılara duyduğu

güvensizliktir


**


Evler yapılırken toprak zemini inceleyerek

konut izin ruhsatı verenlere

, inşaatçılara deniz kumu, çürük demir satanlara, inşaat malzemesi üretenlere, çimentodan çalanlara, demirden çalanlara, betondan yapılmış iç içe geçmiş yüksek evleri yapanlara yaptıranlara ve oturanlara sorulsa;

Nasıl bir ev hayal ediyorsunuz?

Ya da nasıl bir evde yaşamak istersiniz,

Ya da nasıl bir ev sizi mutlu eder?

Hepsinin hayali muhtemelen tek katlı bahçeli bir evdir.

Hayaller ve gerçekler neden bu kadar uyumsuz ve birbirine zıt?

Tek sebebi hırs; Fazla kazanma hırsı ve........

© Yeni Şafak