menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Antiturizm

60 1
30.06.2025

Dünyâ savaşlarla, soykırımlarla, ekonomik kriz ve boyutları her geçen gün büyüyen akıl almaz eşitsizliklerle savrulurken, tekmil cümbüşüyle turizm mevsimi de başladı.

Turizm denilince aklıma hemen 1970’lerde eş dost meclislerinde bu hususta yapıla klişe konuşmalar gelir. O vakitler Türkiye’ye, pek çoğu da çulsuz kabilinden sâdece 900.000 civârında; turist gelirdi. Bu hippiler, bırakın para bırakmayı, misâfirperver Türk halkı tarafından yedirilir içirilir; hattâ evlerde yatıya kabûl edilirdi. Buna mukâbil hemen yanıbaşımızdaki Yunanistan’a bunun bir kaç katı, üstelik cebi şişkin turist ziyâret ediyordu. En çok yapılan mukayeselerden birisi de yatak sayısı ile alâkalıydı. O zamanlar Türkiye’deki yatak sayısının takriben 60.000 civârında ifâde edilirdi. Bu rakam ağızlardan çıkınca hemen bunun sâdece Rodos’daki yatak kapasitesi kadar olduğu söylenirdi. Bu klişe konuşmalar,

“Bizde turizm için herşeyimiz var; lâkin tesis yok” sızlanmasıyla

tamamlanırdı.

Evet, mukayeseler daha çok Yunanistan ile yapılırdı.

O devirlerde biz Türklerin kıyas ölçüleri Balkanları geçmez; yallah yallah buna Ortadoğu dâhil edilirdi.

İtalya, İspanya, Fransa gibi turizm devlerinin rakamları Kaf Dağı’nın arkasındaydı. Hemen bir not düşeyim: Son çeyrek asırda, kültürü küt ve tembel Türk orta sınıfların Batılılaşma ev ödevini biraz

Helenleşmek

olarak basitleştirmesi bunun uzantısı olmalıdır. Tembel Yunanlılar o hâlleriyle Batı’dan aferin alıp şımartılıyorsa, aynı iklim, tabiat ve târihe sâhip olan biz Türkler onlara niye ortak olmayalım ki? Türk hümanizmi ve Mâvi Anadoluculuğun fikir müktesebâtının fiiliyattaki karşılığıdır bu. Küt orta sınıflar o tezleri;

Akdeniz Kardeşliği ile yumuşatılmış olarak

kendilerini şu veyâ bu ölçüde Helenleştirmek olarak yorumladılar. Tüketim kapitalizminin hediyesi olan küt, lümpen orta sınıfların İslam’dan ve “kötü” geleneklerden arındırılmış, çağdaşlaşma algı ve yorumlarının karşılığının bu gizil Helenleşme olduğunu düşünüyorum. Turizm, bunu hızlandıran ve köpüklendiren bir tesir doğurdu.(Halikarnas Balıkçısı’ndan Zeki Müren’e ve MFÖ’ye yaşanan Bodrum kırılmaları veyâ bâzı........

© Yeni Şafak