menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

ABD ve Avrupa arasındaki gerilimin asıl kaynağı

26 1
06.03.2025

ABD ve Avrupa arasındaki bugünkü gerilimi sınıf temelli çatışmaların bir yansıması olarak göremeyeceğimiz çok açıktır. Geçen yüzyıllarda hem Batı Avrupa ülkeleri hem de ABD, emperyalist siyasetleriyle öne çıkmışlardı. Aynı dönemde sınıf çatışmasına dayalı ideolojiler de emperyalist ülkelerin yerel tarihlerinin evrensel bir tasarım halinde pazarlamasına imkân tanımıştı. Pazarlanan evrensel tasarımların kuşatıcı olmadığı bugün çok daha iyi anlaşılmaktadır. Liberal demokrasinin genişlemeci niteliği emperyalist ülkelerin evrensel tasarımlarına yer açıldığı müddetçe geçerliydi. Avrupamerkezci ideolojilerin suskunluğu veya çözüm üretimine elverişli olmayışı ancak bu çerçevede anlaşılabilir. ABD ve Avrupa ülkeleri, barış zamanlarındaki evrenselciliği esasen hegemonyaya borçluydular. Bu sebeple hegemonya sarsıldığında evrenselci ideolojilerin ve kavramların sorgulanmaya açılması tabiî bir gelişmedir. Hadiseleri izah edebilmek için yeni fikirlere ihtiyaç duyulması da bu tabiî durumdan kaynaklanır.

Emperyalist Avrupa ülkeleri ve ABD merkezli hegemonyanın sarsılmadığı zamanlarda hadiseleri doğru tanımlamak bugüne göre çok daha zordu. Belki de bu zorluk sebebiyle kimi kavramlar zihin karışıklığına yol açmıştı. Örneğin bağımsızlık savaşından önce ABD’nin de “bir sömürge” olduğu kabul edilirdi. Hatta bu gerçekten hareketle ABD’nin “sömürge” ülkelerini daha iyi anlayabileceği yönünde görüşler uluorta dile getirilirdi. Fikir tarihimiz üzerine araştırma yapanların bu yöndeki ifadelerden hareketle çok farklı........

© Yeni Şafak