menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Sonu gelmeyen hikâye: Gazzâlî meselesi

30 3
26.05.2025

Epeydir Anadolu’nun muhtelif şehirlerinde sempozyum, çalıştay ve konferanslara katılıyorum. Toplantıların konusuna göre müzakere edilen meseleler değişiyor. Ama sohbet derinleşip de İslam düşünce tarihi hakkında değerlendirmelere gelince istikrarlı bir şekilde bazı sorulara muhatap oluyorum. Bu sorulardan biri, Gazzâlî’nin filozofları eleştirip tekfir etmesi nedeniyle on üçüncü yüzyıldan itibaren İslam dünyasında felsefenin Müslümanların gündeminden kalkıp kalkmadığı sorusu. Soruyu soranlar, meramlarını soru formunda dile getirseler de ekseriyetle soru sorma niyetinde değiller. Eskilerin tabiriyle istifhâm-ı inkârî kabilinden yani reddetmek için soruyorlar.

Bu iddia geçen yüzyılda oryantalistler tarafından ortaya atıldı. Aslında İslam dünyasının bilim ve teknolojide Batı’dan geri kalmasının makul bir izahını yapmak için geliştirilen açıklamalardan biriydi. Gazzâlî’nin eleştirileri ve şöhreti dikkate alındığında ilk başta makul görünen bu iddia, Batı’dan ziyade, geri kalmışlığın izahına dair bir hikayeye ihtiyaç duyan İslam dünyasında karşılık buldu ve yaygınlık kazandı. Fakat bizzat bu iddiayı ortaya atanlar, bir hipotezi hatta tahmini sanki araştırma sonucuymuş gibi takdim ettiler. Bu iddia gerçekten Gazzâlî’nin şöhreti dikkate alınarak yapılmış bir tahmindi, zira Gazzâlî sonrası döneme dair bir çalışmaya dayanmıyordu. İddianın ortaya atıldığı zamanlar bırakın Gazzâlî sonrası döneme dair çalışmaları bu dönemde yaşayan şahısların ve kaleme alınmış eserlerin dahi sağlam bir listesi yoktu. On üçüncü yüzyıl ve sonrasında felsefe, kelam ve tasavvuf alanında kaleme alınmış eserlerin yüzde doksandan fazlası yazmaydı. Yayınlanmış olanlar da Osmanlı’nın son döneminde basılmış olan eserlerdi. Bunlar ise sadece medrese müfredatında yer alan ve çokça tedavülü bulunan eserlerdi.

Onca zaman geçmesine rağmen şimdi bile on üçüncü yüzyıl ve sonrasına yani İslam’ın son sekiz yüzyılına dair çok az çalışma var. Dolayısıyla Gazzâlî’nin İslam tarihinde felsefe ve bilimlerin kötürümleşmesine yol açtığı iddiası, İslam’da felsefe ve düşüncenin tarihine yönelik hiçbir ciddi çalışmada desteklenemedi. Son otuz yılda Batılı akademisyenler de bu........

© Yeni Şafak