Bu sefer de madde madde anlatmak istedim
.İsrail isimli terör organizasyonuyla kim savaşırsa savaşsın, kim ona bir zarar verirse versin fark etmez. Yerim İsrail’in karşısı, yanım İsrail ile çatışanın yanıdır. Bu, tartışmaya kapalıdır.
. İran, İsrail ile savaşırken yanım sadece bu ilk maddeden hareketle İran’ın yanı değildir. İran’ı destekliyor olmamın iki net gerekçesi daha vardır. Bunlardan ilki İran halkı ile dayanışma ihtiyacı içerisinde olmamdır. İkincisi ise komşumuz İran’ın bir “failed state” olması, şu aşamada düşmesi, yenilmesi, başarısızlığa uğraması, Türkiye açısından çok büyük tehditler ve tehlikeler barındırmaktadır.
. İran’ın İsrail’i vurma gerekçesi Gazze değildir. Bu gerekçeyi “Gazze” olarak lanse edenlerin niyetlerinin farkındayızdır. İsrail tarafından kılcallarına kadar girilip en önemli isimleri öldürülen, en kritik noktaları vurulan İran’ın İsrail’e cevap vermemesi durumunda olacakları dünyanın hiçbir rejimi göze almaz. İran rejimi İsrail’e kendi sürdürülebilirliği bakımından vurmaktadır. Bu saldırıların Gazze halkına, Filistinlilere yaraması ise aşırı memnun olduğumuz bir yan etkidir. Siyonistlerin öldüğünü, yaralandığını, ağladığını, çaresizlik içerisinde kıvrandığını görmenin keyfine paha biçilemez.
. İran, özellikle pazar akşamı gerçekleştirdiği saldırılarla İsrail’in “yenilmezlik miti”ni ikinci kez çöpe yollamıştır. Daha önce 7 Ekim’de Hamas’ın aslanları “askeri bakımdan sarsılmaz” olarak kabul edilen İsrail’e bir günde hayatının şokunu yaşatmıştı. 2 yıldır da günde ortalama bir Merkava tankını patlatarak, birkaç Siyonist geberterek elinden geleni yapıyor Hamas. Kara ordusunun berbat olduğu gerçeğinin kanıksandığı........
© Yeni Şafak
