menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

BM gündeminden Filistin ve Sn. Erdoğan geçti

30 2
28.09.2025

İsrail’in 75 yıllık Filistin işgali 7 Ekim’de bambaşka bir evreye girmişti. İzzettin Kassam Tugayları’nın Gazze sınırını aşıp esirlerle geri dönmesi bütün dünyada büyük bir şok etkisi yaptı. Dünyayı kuşatmış Siyonist medyanın gücünü düşündüğümüzde, yeryüzünde medya gürültüsünün ve gücünün tamamı Filistinlilerin aleyhineydi. 50 yıl boyunca meşruiyetini Filistin davasını savunarak sağlayan Arap devletlerinin yöneticileri de dahil bütün otoriteler için “Hamas teröristtir” demeye çok müsait bir iklim vardı.

Büyük liderlik; imandan, hakkaniyetten, adaletten, mazlumdan yana olmanın temsilcisi olmaktır. Sn. Recep Tayyip Erdoğan ekranların karşısına geçti ve “

Hamas mensupları kendi topraklarını işgalcilere karşı koruyan Kuvâ-yi Milliyecilerdir

” ifadesini kullandı.

Sn. Cumhurbaşkanının bu meydan okuması başta Siyonistler, emperyalistler ve onların kölesi olmuş milyonlarca Yahudi, Hristiyan ve Müslüman nezdinde atom bombası kadar etkili bir açıklama oldu.

Hakikatin ve ilahi adaletin tecellisi şudur ki: Bu hafta BM’de İsrail aleyhine oluşan dünya kamuoyunu, yeryüzünde doğudan batıya bütün kentlerdeki İsrail karşıtı protestoları gördüğümüzde; medyadaki asil insanların tutumunu, ödül törenlerinde, futbol maçlarında, sahnelerin kurulduğu her arenada Filistin yanlısı ve Siyonizm karşıtı protestoları izlediğimizde, iki yıl sonra dünyanın nüfusunun en az yarısının bugün Sn. Erdoğan gibi düşünmesi üzerine doktora yapılacak bir konu ortaya çıkmıştır.

Doğru bir yerde durmak, adaletten yana olmak, hakikatin yansıması olmak, milletlerin kaderinin nasıl kısa sürede değiştiğini gösterdi. BM’de İsrail’in nasıl diplomatik bir yenilgiye uğradığını dünya gözüyle görmek çok anlamlıydı.

Önce Fransa ve Suudi Arabistan’ın girişimiyle düzenlenen Filistin toplantısı, ardından Trump ve Sn.........

© Yeni Şafak