menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Algılar olguların önüne geçemez!..

31 0
13.09.2025

Hemen söyleyelim: Başlıktaki iddia, tabii ki algıları yönetmeyi başardığımız oranda geçerlidir…

Çarşamba akşamı hayli ilginç bir yemek daveti vardı. Benim için ‘ilginç’ idi; çünkü TUGVA’nın merkezine ilk kez gidiyordum ve bazı geniş çaplı etkinlikleri dışında, vakfın faaliyetlerinden ayrıntılı olarak haberdar değildim…

Genel Başkan İbrahim Beşinci ile Medya ve İletişimden Sorumlu Başkan Yardımcısı Ömer Gürcan beylerle muhabbette yine çenemi tutamadım… Hem bina hem de Vakfın faaliyetlerinden ne kadar etkilendiğimi, ancak bunun iletişiminde hayli geç kalındığını belirtirken, “Bu ayıp size de bana da yeter!” deyiverdim…

Toplantıda benim için ikinci büyük sürpriz, TUGVA Yüksek İstişare Kurulu üyesi Sayın Necmeddin Bilal Erdoğan Bey’in konuşması ve hemen sonrasında salondaki medya mensuplarının sorularını yanıtlarken verdiği yanıtlarda tezahür etti…

Şunu fark ettim: Sayın Erdoğan’ı biliyormuşum… Ama yanlış biliyormuşum… Tanıyormuşum, ancak yanlış tanıyormuşum… Dünyanın en zor şeyinin, Cumhurbaşkanı Sayın R. Tayyip Erdoğan gibi bir liderin oğlu olmanın dayanılmaz ağırlığının üstesinden nasıl geldiğini hayranlıkla izledim…

Ancak Genel Başkan’a da TUGVA algısı konusunda ifade ettiğim gibi, kurum olsun kişi olsun, algılama sorununun ortaya çıktığı her yerde olayın iki tarafı vardır… Varsa ‘Ayıp’, hiçbir zaman tek bir tarafın sorumluluğunda olamaz…

En büyük tehdit ise, “Algılar olguların önüne geçer” tespitinin arkasına sığınarak iletişim tembelliğine düşmektir…

N. Bilal Erdoğan çok iyi eğitim almış, hayli üst düzeyde entelektüel seviyeye ulaşmış, özgüveni gelişmiş, veri-enformasyon-bilgi-bilgelik sürecinde hayli uzun bir mesafe kat etmiş, pozitif, sempatik, cana yakın bir zatı muhterem…

Sadece kuruluşlarında ve gelişmelerinde doğrudan katkısının bulunduğu eğitim kurumlarını, üniversiteleri, kültür taşıyıcısı örgütlenmeleri, STK’ları, büyük organizasyonları alt alta yazsak, olmayan bir durumu algı düzeyinde ortaya koymaya çalışmadığım net olarak anlaşılacaktır… Ancak ne hikmetse Bilal Bey’in şahsıyla ilgili, Bertolt Brecht’in ifadesiyle ‘Gerçeğin gerçekte nasıl olduğunu’ ortaya koyacak amaca uygun bir ilişki ve iletişim yönetiminin varlığından söz etmek........

© Yeni Şafak