menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Büyük Ortadoğu Projesi'nin hedefi Türkiye

16 1
26.06.2025

ABD 2. Dünya Savaşı'nın ardından, kendileri tarafından geliştirilen soğuk savaş planı ile bizim coğrafyamıza girmiştir. ABD'nin stratejisi olan Soğuk Savaş planını 1947'de devreye koydular. Planın ilk hedefi Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'ni parçalayarak dağıtmaktı ve bu hayata geçti. ABD'nin, Soğuk Savaş sonrası özellikle Ortadoğu ve Kafkaslar'a yönelik izlemiş olduğu yeni stratejisi 'Ilımlı İslam' projesidir. ABD'nin bölgesel politikalarının başarılı olabilmesi için, özellikle Türkiye gibi Batı ile iktisadi ve politik ilişkileri ileri düzeyde bir ülkede, devlet yönetiminin 'Ilımlı İslamcı'lara bırakılması proje olarak her zaman yedekte tutulmaktaydı.

Graham Fuller; "Türkiye, bugün İslami düşünce ve eğilimler konusunda daha esnek olmalı. İran gibi olun demiyorum, ama İslam'ın özel yaşam ve kamu yaşamındaki rolü konusunda ılımlı olunmalıdır. İslam'ın Türkiye'nin kültürel ve entelektüel mirasının önemli bir parçası olduğunu, bastırılması gerektiğini kabul etmek, katılaşmayı önlemek için kendisini ifade etmesine olanak sağlamak mümkündür." (Aktaran Lütfi Kaleli, İrtica ve ABD Kıskacında Türkiye, Sy: 79, Alev yay. 2003)

ABD'nin masaya yatırdığı 'Büyük Ortadoğu Projesi'nin en önemli temel taşlarından biri Türkiye'dir. ABD kıtasal stratejik planı ekseninde Ortadoğu ülkelerini yeniden biçimlendirmek ve haritalarını yeniden çizmek istedi. Türkiye gibi bölgesel alanda gücü olan bir ülkeyi gelişmelere bağlı olarak hem askeri hem de politik olarak kullanmak istediler.

ABD'nin politik stratejisinde, gerektiğinde 'demokrasiyle yönetilen ılımlı İslam' ülke modeline Türkiye'yi hazırlamak için çalışıyorlar. Ancak, hükümet de özellikle ordu, üniversiteler gibi geleneksel devlet kurumlarıyla yaşadığı sorunları ve çelişkileri, ABD'yi ve AB'yi arkasına alarak çözmeye ve aynı zamanda İslamcı politikalarda bir kısım revizyonlar yaparak uygulamaya çalışacaklardı.

İktidar partisinin özellikle bölgesel alanda savunmuş olduğu İslamcı etiketli politikalarında bir kısım revizyonlara gitmesi, ABD'nin ve AB'nin bölgesel planıyla nispeten uyuşmaktadır. ABD merkezli AB destekli Büyük Ortadoğu Projesi, bölge genelinde geliştirmeye çalıştığı 'Ilımlı İslam' politikasına dayanmaktadır. Türkiye'yi de bu sürecin bir parçası olarak görmektedir. Bu nedenle 'Ilımlı İslam' politikasını da, Türkiye'nin siyasal ve toplumsal koşullarına göre biçimlendirileceği anlaşılıyor.

2004 yılının Temmuz ayında ABD'de yapılan G-8 zirvesine, Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında Türkiye'nin davet edilmesi, Türkiye'nin bu politikanın uygulayıcı devleti olarak görülmesindendir. Bir ay sonra........

© Yeni Mesaj