menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İsrail-Türkiye savaşına doğru mu?

35 39
20.07.2025

Bugün Gazze, dün Lübnan, bugün Şam… Peki yarın?

Bu soruya cevap vermek için haritaya değil, tarihe bakmak yeterlidir. Unutturulmak istenen bir gerçeği hatırlayalım: İsrail'in kuruluşundan bu yana izlediği yol, sadece bir devletleşme süreci değil; aynı zamanda bir yayılma ve işgal stratejisidir.

Bu stratejinin adı, Arz-ı Mev'ûd'dur – vaat edilmiş topraklar…

Bu planın hedefinde yalnızca Filistin yoktur. Nil'den Fırat'a uzanan bir bölgeyi kapsayan bu haritada; Ürdün, Suriye, Irak ve Türkiye'nin güneydoğusu da yer almaktadır. Yani mesele sadece Arap coğrafyası değil, doğrudan Türk milletinin bekasıdır.

İsrail, 1948'den bu yana hiçbir kutsalı, hiçbir hukuku, hiçbir insan hakkını tanımamıştır. BM kararlarını hiçe saymış, her adımında ABD'nin koşulsuz desteğini almıştır. Bu destekle önce Filistin'i, sonra Suriye'yi, şimdi de daha geniş bir coğrafyayı hedef almaktadır. Bu adımlar planlıdır ve her biri daha büyük bir hesaplaşmanın parçasıdır.

Bugün bu strateji artık adıyla anılmaktadır: Davut Koridoru.

İsrail'in kuzeyde Lübnan'dan başlayıp Suriye ve Irak hattı üzerinden Fırat'a ve Türkiye sınırına kadar uzanan yayılma planına verilen bu isim, sadece bir coğrafi hat değil, aynı zamanda savaş ve işgalin güzergâhıdır.

Bu koridor; enerji, güvenlik, nüfuz ve askeri yayılmanın merkezidir.

Gazze'de başlayan yıkımın Şam'a sıçraması; bu hattın Suriye ayağını temizleme, ardından Fırat'a dayanma hamlesidir.

Çünkü İsrail ve onun stratejik........

© Yeni Mesaj