menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

10 Kasım’da Atatürk’ü anmak değil, anlamak

19 12
09.11.2025

Her yıl 10 Kasım sabahı saat dokuzu beş geçe Türkiye'de bir sessizlik iner. O sessizlik, sadece bir yasın değil; bir muhasebenin, bir vicdan çağrısının sessizliğidir. Çünkü o dakikada yalnızca bir insanı değil, bir fikri, bir mücadeleyi, bir yeniden doğuşu hatırlarız.

Ne var ki, bugün hâlâ bazı çevreler Atatürk'ü anlamak yerine yargılamayı tercih ediyor. Ellerinde bir "imanmetre" varmış gibi, Allah adına konuşmayı kendilerine hak görüyorlar. Oysa iman, kalpte yaşanır; şekille, sloganla ölçülmez. Dinin özü adalettir, vicdandır, insana hürmettir. Bunu kaybedenler, dindarlığı iktidar aracı hâline getirenler aslında dinin kendisinden uzak düşerler.

Diyanet'in yıllarca Mustafa Kemal Atatürk'ü ihmal etmiş olması da bu anlayışın bir uzantısıdır. Oysa Atatürk, milletin inancına, maneviyatına düşman değil; aksine onu hurafelerden kurtarmaya çalışan bir........

© Yeni Mesaj