Türkiye'nin yeni yön arayışı: Denge mi, bağımsızlık mı?
Bu karmaşık tabloda Türkiye'nin dış politikada nasıl bir yol çizeceği hem siyasetin hem ekonominin geleceğini belirleyecek.
Bir yanda Batı'yla ilişkilerde denge kurma anlayışı;
Diğer yanda ise tam bağımsızlık vurgusunu öne çıkaran, daha milli bir bakış var.
Son yıllarda bu ikinci yaklaşım, kamuoyunda yeniden tartışılır hale geldi.
Bağımsızlık temelli bir dış politika anlayışı
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Hüseyin Baş, bu tartışmalarda "kimsenin yanında değil, herkesle eşit ilişkiler" ilkesini öne çıkarıyor.
Ona göre Türkiye ne ABD'nin yönlendirmesiyle hareket etmeli ne de Rusya veya Çin gibi güçlerin etkisi altına girmeli.
Bu yaklaşım, klasik ittifak mantığından farklı olarak "herkese açık ama kimseye bağlı olmayan" bir diplomasi anlayışını savunuyor.
Baş'ın sıkça vurguladığı bir ifade bu anlayışı özetliyor:
"Türkiye'nin dış politikası, çıkarlarının gerektirdiği yerde durabilme cesaretine sahip olmalıdır."
Bu söz, özellikle küresel krizlerin arttığı bir dönemde dış politikada yön arayışını anlamlı kılıyor.
Ukrayna Savaşı: Tarafsızlık değil, akılcı denge
Rusya–Ukrayna savaşı başladığında dünya ikiye bölündü.
Bir taraf Ukrayna'ya koşulsuz destek verirken, diğer taraf Rusya'yı savundu.
Türkiye ise arabulucu bir rol üstlendi; ancak bu süreçte hem ekonomik hem diplomatik baskılarla karşılaştı.
........




















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Mort Laitner
Stefano Lusa
Mark Travers Ph.d
Andrew Silow-Carroll
Ellen Ginsberg Simon