menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yarınlar

9 1
yesterday

Bağımsız Türkiye fikri, bu topraklarda yalnızca bir düşünce olarak doğmadı. Bedel ödenerek şekillendi. Bu bedel, yalnızca idam sehpalarında ödenmiş bir bedel değildir.

Gençler sadece asılmadı, baskıya uğradı, tutuklandı, sürgüne gönderildi.

Yazdıkları yasaklandı, söyledikleri suç sayıldı, ürettikleri yok edildi.

Hayatta kalanlar da cezalandırıldı, susturularak, görünmez kılınarak, hafızadan silinmek istenildi.

12 Mart Muhtırası, bu baskı düzeninin kurumsallaştığı önemli bir eşik oldu.

Siyasal yasaklar genişletildi, örgütlenme alanları daraltıldı, muhalefet tehdit olarak tanımlandı.

Üniversiteler susturuldu, gençlik dağıtıldı, sendikalar etkisizleştirildi.

Düşünmek cesaret, konuşmak risk, üretmek ise bedel isteyen bir eylem haline geldi.

Bu süreç, yalnızca bir siyasal müdahale değil, toplumun geleceğe bakma cesaretine yönelmiş sistematik bir kırılmaydı.

Bu karanlık iklimde sanat, açıkça konuşamasa da vazgeçmedi.

Doğrudan slogan atmadan, yasaklı kelimelere yaslanmadan gerçeği söylemenin yollarını buldu. Şarkılar, suskunluk içinde konuşmayı başardı.

Yarınlar, tam da bu sessiz direnişin içinden doğdu.

68 kuşağının üniversite öğrencilerinden biri olan Ali Rıza Binboğa, yaşadığı dönemin siyasal ve toplumsal acılarından etkilenerek 'Yarınlar' şarkısını kaleme aldı.

Şarkı, daha ilk dizelerinde umutlu bir gelecek özlemini........

© Yeni Mesaj