menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Hz. Fatıma’nın gerdanlığı

44 3
13.07.2025
Câbir İbn-i Abdullah El-Ensarî şöyle diyor: "Bir gün ikindi namazını Peygamber (s.a.a.) ile birlikte kıldık. Ashab Peygamberimizin etrafında oturmuşlardı. Aniden eski bir elbise giymiş olan, ihtiyarlıktan ve güçsüzlükten ayakta duramayan bir adam Resulullah (s.a.a.)'in huzuruna vardı.

Resulullah (s.a.a.) ona dönüp halini sordu. Cevaben şöyle dedi: 'Yâ Resulullah! Açım, beni doyur; çıplağım, bana bir elbise bağışla; fakirim bana bir şey ver.'

Resulullah (s.a.a.) buyurdular ki: 'Benim şimdi bir şeyim yoktur. Ama bir hayra kılavuzluk yapan, o işi yapan kimse gibidir, git öyle bir kimsenin evine ki Allah ve Resulünü sever, Allah ve Resulü de O'nu sever ve Allah'ı kendisine tercih eder, git kızım Fâtıma'nın evine, (umarım) sana yardım eder.'

Resulullah (s.a.a.) daha sonra Bilal'e şöyle buyurdu: 'Ya Bilal, kalk bu güçsüz kişiye Fâtıma'nın evini göster.'

Arabî kişi Bilal (a.s.) ile Hz. Fâtıma'nın evine gitti.

Hz. Fâtıma'nın evinin önünde durduklarında ihtiyar adam yüksek bir sesle şöyle dedi: 'Ey nübüvvet ailesi ve meleklerin nazil olduğu merkez, selamün aleyküm.'

Hz. Fâtıma anamız cevaben: 'Aleykesselam, sen kimsin?' diye buyurdu.

İhtiyar adam şöyle dedi: 'Ben fakir bir adamım, Babanın huzuruna gittim, beni Size gönderdi. Ey Peygamberin kızı, açım beni doyurun; çıplağım beni örtün; fakirim bana bir şey bağışlayın.'

Hz. Fâtıma evinde yiyecek bir şey olmadığından, Hasan (a.s.) ve Hüseyin (a.s.)'ın........

© Yeni Mesaj