Konya’dan Geçilmesin, Konya’da Kalınsın…
Konya, tarihin ve maneviyatın kalbinde duran, Mevlana’nın hoşgörüsünü taşıyan, kültürel ve coğrafi zenginliğiyle hak ettiği değeri tam anlamıyla göremeyen bir şehir.
Bunların yanında başta Seydişehir olmak üzere tabiat harikası ilçeleri ile dağ ve yayla turizminin başkenti olacak güzelliklere sahip.
Ne acıdır ki bugün, şehrimize gelen turistler ne burada konaklıyor ne de esnaftan alışveriş yapıyor.
Oysa Konya, sadece bir geçiş noktası değil; yaşanması, hissedilmesi ve keşfedilmesi gereken bir yerdir.
Konuya hakim kurumların yaptığı açıklamalara göre, turistlerin Konya’ya ayırdığı zaman 1.5 saat.
Mevlana Türbesi’ne bir buçuk saatlik bir ziyaretle Konya anlatılamaz, anlaşılamaz.
Çünkü bu şehir sadece Mevlana’dan ibaret değil; Selçuklu mirasıyla dolu sokakları, tarihi çarşıları, geleneksel mutfağı ve sıcakkanlı insanlarıyla, tabiat harikası ilçeleriyle çok daha fazlasını hak ediyor.
Fakat tur şirketleri, kafileleri hızlıca Mevlana Müzesi’ne götürüp ardından başka illere yönlendiriyor.
Ziyaretçilerin şehri hissetmesine, yerel kültürü........
© Yeni Meram
