Benim niyetim bu değildi
Yazıyorum, yazıyorum, yazıyorum… Tam “ohh,” kurtuldum diyecekken birden beklemediğim bir taraftan tokat şaklatır gibi bir darbe geliyor ve yazıya oradan tekrar giriyorum. O da ne! Oradan da başka cepheler açılıyor. Derken, içinden çıkılmaz bir hale geliyor yazı. Bir dert varken, ondan kurtulmak için oturmuşken yazı makinesinin başına şimdi başka başka dertlerin içinde buluyorum kendimi. Gel de çık işin içinden çıkabilirsen.
Okurlar yazı yazmayı kolay zannederler. Onun için zaman zaman “Hocam şu konuda bir yazı yazıversen” derler. Tabiî onlar nereden bilsin bir yazının doğum sancısını. Bir de ilginçtir bir yazı konusu sana misafir oluyor, ister istemez günlerce, aylarca taşıyorsun onu zihninde. Gün içinde o konuyu çağrıştıran her unsur, hemen seni o konuya bağlıyor. Böylece defalarca zihin gündemine gelir gider, gelir gider........
© Yeni Asya
