Edatların yanlış kullanımı (3)
HEM, HEM DE
Zarf ya da bağlama edatı olarak kullanılabilen bu ibâre, farklı olan şeyleri ifade etmeye, bağlamaya yarar. “Olana ilâveten” manasıyla ilk söylenen şeyden farklı bir başka şeyi ifâde için kullanılır; “üstelik, bir de, şu da var ki” mânâları katarak anlamı kuvvetlendirir.
“Hem SALATALIK, hem de HIYAR vardı soframda.” desem, muhatabım da “Bu ne biçim hıyarlık yâhu?” diye düşünmekteyken, -bununla da yetinmeyip- devam etsem:
-Bunları hem EKMEK hem de NÂN-ı azîz ile yedim.”
-?!?!...
Bağlama edatı olan “HEM/HEM DE”yi, önce söylenilen şeyden farklı olan değil de öncekiyle aynı mânâda bir kelimeyi bağlamak için kullanmam, çok orijinal bir anlatım kusuruna misal oldu.
“Hocam, böyle hayâlî bir cümle uydurup anlatım kusuruna misal diye yazıyorsun. Olur mu böyle bir saçmalık? Anlatım kusurunun böylesi de kullanılıyor mu ki?” dediğinizi duyar gibiyim.
Anlatım bozukluklarını işlemeye başladığımız günden bu yana misal olarak verdiğim cümlelerin ’u Yeni Asya makale ve kitaplarındandır. Dışarıdan seçtiğim % 1 nispetinde bir iki misal de olmuştur. Ama tamamı “kullanılmış” örneklerdir; hayal mahsulü olan –durumu karikatürize maksadıyla- sadece “salatalık-hıyar; ekmek-nân” kelimelerini “hem de” edatıyla bağladığım iki cümledir.
........© Yeni Asya
