Demir Risalesi’nin Mütalâası (4)
Kimi zaman Kur’ân’ın, değişen bilimsel verilerle uzlaştırılarak, ayete tâbi olmak yerine, onu zihinlerde daha öncesinde var olan bir düşünceye göre yapılandırılması, bir garabet olarak karşımıza çıktığı gibi, ayetin kudsiyetine de uygun düşmez.
Bazı müfessirler, ayetin bilimsel verilerle uygunluk arz etmesini memnuniyet, hatta gurur kaynağı yaparken, batı kaynaklı ilmî verileri Kur’ân’la uzlaştırmaya çalışmışlardır. Bunun neticesi olarak, Kur’ân düzeyine çıkarılarak, bilimin kutsallık kazanması ortaya çıkar. Bu da Kur’ân’ı anlamanın meşruiyet kaynağı ve referans noktası olarak görülür oldu. Bu sonuç ise Kur’ân’ın maksadına zarar vermiştir.
Tefsir alanında yetkinliği olmayan müsbet ilim insanları ya da tam tersi müsbet ilimlerde derinlik kazanmamış müfessirler, ayetlere getirdikleri tutarsız yorumlarla tefsir ilmine zarar vermiştir.
Tabiata dair ayetteki bahisler, Allah’ın vahdaniyet ve azametine vesile olması için yer aldığının ve bununla da hidayet kaynağının Kur’ân olduğunun anlaşılması asla göz ardı edilmemelidir.
İfrat ve tefrite varmadan yapılan tefsirler bu konuda faydalı olmaktadır. Meselâ, yıldızlardan bahseden ayetleri anlamak üzere astronomi ilminin çok temel kaidelerini bilmek müfessir için faydalı olacaktır. Burada........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d