Beşerin zulmü ve kaderin adaleti -1
Meselâ, bir kuş, bir arı, bir kelebek tek kanat ile uçmaz-uçamaz. Bir insan, destek almadan tek ayak ile dengede duramaz, rahat yürüyemez.
Bu demektir ki, başı işlerin normali ve bazı meselelerin izahı için iki cenahın birlikte düşünülmesi, beraberce tahlil edilmesi icap ediyor.
İşte, “kader” ile ilgili mevzular, izahlar, analizler aynen öyledir. Yani, tek başına kaderin mutlak hükmünü söyleyip geçmekle, asıl mesele vüzuha kavuşturulmuş olmuyor. Tam ve muknî izahat için, kader ile cüz-i ihtiyarîyi, kader ile sebepleri, kaderin adaleti ile beşerin zulmünü birlikte ele alıp öyle izah etmek lazım geliyor.
Bu ikisi beraberce zikredilmediği ve dengeli bir şekilde izahı yapılmadığı takdirde, iş çıkmaza girer, zihin şatahata düşer, hatta batıl yollara sapmak dahi kuvvetli ihtimal dahiline girer
Bu hatırlatmalardan sonra, şimdi meselenin detaylarına bakmaya çalışalım.
Kader meselesini ve kader ile bağlantılı hususları çağımızda en iyi Üstad Bediüzzaman anlatıyor. Bir ismi “Kader Risâlesi” olan 26. Söz başta olmak üzere, Nur Külliyatının muhtelif bahislerinde kader ile alâkadar hususlar en ince ayrıntısına kadar izah ediliyor.
Bu mühim ve muazzam meseleye dair önce iki kısa iktibas sunalım.
Bisincisi: “Başa gelen zulümlerde iki cihet........
© Yeni Asya
