Tesanüd ve ittihad
“Sizler ve bizler (...) insan-ı kâmil ismine lâyık bir şahs-ı manevînin âzâlarıyız. Ve hayat-ı ebediye içinde saadet-i ebediyeyi netice veren bir fabrikanın çarkları hükmündeyiz. Ve sahil-i selâmet olan dârüsselâma ümmet-i Muhammediyeyi (asm) çıkaran bir sefine-i Rabbaniyede [Rabbimizin gemisinde] çalışan hademeleriz.”
Ve bütün bunları şu neticeye bağlıyor:
“Elbette dört ferdden 1111 kuvvet-i maneviyeyi temin eden sırr-ı ihlâsı kazanmakla tesanüd ve ittihad-ı hakikîye muhtacız ve mecburuz.”
İhlâs Risalesi’ndeki diğer manalar gibi bu hakikati de her zaman hatırda tutmamız ve gereğini yerine getirmemiz icap ettiği için, Üstad Said Nursî başka hiçbir eserinde........
© Yeni Asya
