Çözümün yolu, ikna
İtiraz edenlerin “dine çok lâkayt, Batılılaşma ve geleneklerden tamamen sıyrılma taraftarı” olduklarını söylüyor Said Nursî, ama onları “Dinsizsiniz, zındıksınız” diye suçlamıyor, iknayı esas alan medenî bir üslûp kullanıyor ve ikna ediyor.
“Farz-ı muhal” kaydı koyarak, kendi hayatlarında dine hiçbir cihetle ihtiyaç duymasalar dahi onları bu yanlış nokta-i nazarlarıyla kabul edip, “Garplılaşmak namıyla an’ane-i İslamiyeyi bıraksanız ve lâdinî bir esas yapsanız bile” diyor; doğu vilâyetlerinde millet, vatan selâmeti için dine ve İslamiyet’in hakikatlerine taraftar olmanın, onlar için de “lâzım ve elzem” olduğunu vurguluyor.
“Çünkü peygamberlerin çoğunun Asya ve Doğuda, filozofların da Batıda gelmeleri işaret ediyor........
© Yeni Asya
