Bediüzzaman ve iki dil
Arapça gerekliydi, çünkü her şeyden önce mukaddes kitabımız bu lisanla nazil olmuş ve İslâm kültürünün temel kaynakları bu dille yazılmıştı. Ayrıca İslâm toplumunda son derece önemli yere sahip olan kavimlerden biri de Araplardı. Türkçe de aynı şekilde lâzımdı. Çünkü bu üniversite resmî dilin Türkçe olduğu bir ülkede tesis edilecek ve Türklere de hizmet verecekti. Kürtçenin serbest olması ise, sunulan eğitimin Kürt çocuklarına da ulaşabilmesi için önemliydi.
Konuya ilişkin başka izahlarında, anadilde verilen eğitimin “taşa işlenen nakış” gibi silinmez izler bırakacağı (Age, s. 165.) ve müfredatın önce anadilde, sonra resmî dille........
© Yeni Asya
