İyi Müslüman, kötü Müslüman
Filistin, Sudan gibi yerlerdeki mazlumlar için yardım toplayabilir miyiz? Diğer camilerle ve Müslüman sivil toplum örgütleriyle ortak meseleler için bir araya gelip siyasî liderlerle görüşebilir miyiz? “Bu toplumun parçasıyız” diyerek taleplerini meclislere taşıyabilir miyiz? Seçimler geldiğinde “Bizim oyumuzu isteyen şu konulara dikkat edecek yoksa oy vermeyiz” diyerek bir blok oluşturabilir miyiz?
Bu sorulara, Avrupa’nın aşırı sağ, göçmen karşıtı ve açıkça İslâm karşıtı partilerinin “dürüst” cevabı kocaman bir hayır. Onlara göre zaten göçmen Müslümanların burada yeri yok ve Avrupa kökenli Müslümanlar da “Avrupalılıktan feragat etmiş” kişiler.
Fakat mesele yalnızca aşırı sağdan ibaret değil. Yukarıdaki soruların her biri, aslında Avrupa’daki ana akım siyasetin de tam anlamıyla cevaplamakta zorlandığı sorular. Çünkü merkez ve sol siyasetin büyük kısmı açık bir düşmanlık taşımıyor olsa da, Müslümanın kamusal alanda ne kadar “Müslüman olarak” var olabileceğine dair örtülü bir eşik var.
Tam burada “iyi Müslüman, kötü Müslüman” ayrımı ortaya çıkıyor.
Ne demek “İyi Müslüman”?
Mahmood Mamdani bu ayrımı İyi........



















































