ABD sonrası dünya -3
O dönemde Trump ve bazı bürokratlarının İran ve Suriye üzerine nisbeten “barışçıl” açıklamaları, İsrail’in Gazze saldırılarını durdurmaya dönük temennileri ve Rusya-Ukrayna savaşını bitirme vaatleri “Cumhuriyetçiler arasında neocon (ABD’nin emperyalist müdahaleciliğini savunan muhafazakâr kanat; genelde İsrail destekçisidir ve savaş yanlısı politika izler) gelenekten farklı biri geldi, bu adam fena değil” gibi iyimser tepkilere yol açmıştı.
Ancak biz bu “yeni” üsluba yazılarımızda bir şerh düşmüştük: “Samimiyetini zaman gösterecek” demiştik. Şimdi bu şerhi gelişmeler ışığında gözden geçirme vakti.
Kısa ve öz maddelerle ilerleyelim:
● Trump yönetiminin bu “iyimser” tonu bir süre devam etti. İsrail’e karşı kamuoyu önünde çıkışlar yapıldı, Gazze hakkında İsrail’in davet edilmediği diplomatik görüşmeler yapıldı. İran’la uzlaşma sinyalleri verildi, Suriye’nin bütünlüğüne dair olumlu cümleler kuruldu. Retorik düzeyde tablo hâlâ umut verici görünüyordu.
● Ancak sahadaki gelişmeler bu söylemlerle çelişmeye başladı. İsrail, Suriye’yi periyodik şekilde bombalamaya koyuldu. ABD yönetimi rahatsızlığını........
© Yeni Asya
