İslâmköy ve Demokrasi Külliyesi
Merhum Süleyman Demirel'in kabrini ve Demokrasi Külliyesi'ni de ziyaret etmiştik. Heyecanlıydık ve önce Çalcatepe kabir ziyaretini yaptık. Askerler nöbet tutuyor, görevliler de gerekli bilgiler vermek için halen orada bekliyordu. Fatihalar okundu, ziyaretler yapıldı. Hatıra defterine notlarımızı yazarak Külliye'ye döndük. Külliye harika olarak tasarlanmış, ortada büyük bir kubbe cumhurbaşkanlığını temsil ediyor. Etrafında sekiz tane küçük kubbeli başbakanlığı temsil eden bölümler ile içerisi hizmet hatıralarıyla zengin bir arşiv vaziyetine getirilmiş. İnsan bir anda “Ne büyük hizmetler yapılmış, ancak bu hizmetler belli kesimler tarafından görülmüyor ve gösterilmiyor “ diye de hayıflanıyor.
Burada yaşadığım iki hatırayı paylaşmak istiyorum.
Birincisi: Demokrasi Küliyesi'ni ziyaret edip hatıra defterine düşüncelerimizi yazarken kırk yaşlarında bir zat yanımıza yaklaştı ve şunları ifade etti: "Bize bu insanı çok yanlış tanıttılar. Ben buraya geldiğimde hayretler içinde kaldım ve bu kadar büyük hizmetleri yapan insana karşı biz çok yanlış işler yaptık, hatta ona hakâretler ettik. Çok pişmanın ve ondan helâllik istiyorum ve özür diliyorum."
Biz de bu kısa sürede merhum Demirel'in hizmetleri ve ülkemize katkılarıyla ilgili fikirlerimizi paylaştık.
İkincisi: Kütüphaneyi ziyaret etmek istiyorduk. Ancak kütüphane kısmı kapalıydı. Epey bir uğraştan sonra görevli kişiye ulaştık ve kütüphaneyi ziyaret ettik. Muhteşem bir kitap arşivi ile karşılaştık. Hatta vazifeli kişinin "Sayın Cumhurbaşkanımız bu kitapların neredeyse tamamına yakınını okudu." sözü üzerine biz kitapları merakla incelemeye başladık. Gayemiz kütüphanedeki Risale-i Nur Külliyatı’na ulaşmak ve incelemekti. Baktım orta boy Yeni Asya Neşriyat baskılı bir külliyat ve büyük boy kitapların da bulunduğu bölümü gördük. Zamanımız kısıtlı olduğu için Tarihçe-i Hayat'ı elimize alıp incelemeye başladık. Gördük ki kitabın önemli yerlerinin altı çizilmiş ve kenarlara oklar çıkararak notlar yazılmış. Zamanımız kısa olduğu için kütüphaneden ayrıldık. Ancak diğer Risale-i Nur kitapları aklımızda kaldı. Eğer tekrar burayı ziyaret etmek nasip olursa bu kitapları tekrar incelemek arzusuyla külliyeden ayrıldık. Aradan beş sene geçmiş ve biz tekrar aile olarak Barla’yı ziyaret ettik. Bir günümüzü yine İslâmköy’e ayırdık. Süleyman........
© Yeni Asya
