menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Teferruat mı, demokrasi mi?

12 0
14.09.2025

Birisini otonom ve ayrı yaptığınız zaman ona zaten farklı muamele ediyorsunuz… Biz hiçbir zaman orada bir otonomi ya da özerklik arayışına ilişkin bir taviz olduğunu düşünmüyoruz.” Bu sözler Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’a ait.

PKK’nın silah bırakma sürecine dair “uluslararası desteğin örgütü tamamen silahsızlandırmaya yetmeyeceği” endişesini dillendirirken bir yandan da Orta Doğu’ya taşınan terör örgütlerinin “amaca uygun olmadığını” söylüyor. Aynı günlerde CHP yargı kararlarına rağmen komisyon masasında oturuyor; DEM Parti ise bunu “teferruat” sayıyor ve Numan Kurtulmuş, “Burası sizin endişelerinizin yeri değil” diyerek muhalefeti frenliyor. Peki bu masa gerçekten demokrasi için mi var, yoksa zorunluluklara uyum için mi?

Türkiye siyaseti bu sorunun etrafında dönüyor. Komisyon masasında CHP’nin “anayasal düzen içinde kalma” ısrarı ile DEM Parti'nin “öncelikler” listesi, güvenlik bürokrasisinden gelen uyarılarla birleştiğinde aslında hangi önceliğin ağır bastığına dair soru işaretleri üretiyor.

CHP’liler İstanbul İl Başkanlığına kayyım ataması ve il binasına polis müdahalesi gibi olayları gündeme taşıyor: “Partimize yürütülen darbe girişimini ve İstanbul İl Başkanlığına kayyım atanmasını, il binamıza polis şiddetiyle girilmesini bu komisyonun gündemine getirmek istiyoruz.” diyorlar.

Numan Kurtulmuş’un cevabı ise, bu endişeleri not ediyor ama kenara çekiyor:

Bu komisyonu siyasi partiler arasında bir atışma platformuna çevirmemeliyiz. CHP’nin pozisyonunu ifade etmesi normal ama bunun sebebi, müsebbibi karşı tarafta oturan arkadaşlarımız........

© Yeni Ankara