menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Gazze’nin sesini duyan var mı?

12 10
04.10.2025

Gazze’nin sesini duyan var mı?
REFİK TUZCUOĞLU

İstanbul yine beşik gibi sallandı. Kısa süren o sarsıntı, geçmişte yaşadığımız karanlık hatıraları yeniden canlandırdı.

17 Ağustos 1999’da yaşadığımız o dehşetli depremden miras kalan bir ses, beynimizin duvarlarında durmaksızın yankılanıyor.

Son depremle birlikte aklımıza yine o meşum soru düştü.

Bir umudu kovalayan, hayata tutunmayı yakalamak isteyen bir soruydu bu aslında: “Sesimi duyan var mı?

Filistin davası, depremle birlikte beynimize kazınmış o seslenişi hatırlatır bendenizde.

Gazze’de katil İsrail’in katliamları altında yok edilen mazlumlar, aylardır “Sesimi duyan var mı?” diye feryat figan ediyor.

Bu soru, artık sadece bizim topraklarımızın hafızasını paralayan değil, tüm insanlığın ortak çığlığına dönüştü. Bu defa başka bir enkazdan, Filistin’den, Gazze’den, İsrail’in ağır bombardımanları arasında yerle yeksan olmuş binaların arasından yükseliyor.

Çocukların, kadınların, masumların üzerine yağan bombaların yarattığı o suni depremlerin altından, bir halk bütün dünyaya avazı çıktığı kadar bağırıyor: “Sesimi duyan var mı?

İşte resel Sumud Filosu, bu soruya verilmiş bir cevap. Enkaz altındakine uzatılan bir el, zifiri karanlıkta yakılan bir ışık. Devletlerin sağırlaştığı, liderlerin kulaklarını tıkadığı bir dünyada, 47 farklı ülkeden yola çıkan o teknelerdeki vicdanlar, Gazze’ye doğru “Evet, sesini duyuyor ve geliyoruz!” diye haykırdı. Onlar kirli hesapları değil, insanlığın temiz vicdanını temsil ettiler.

Şimdi o ses, Sumud'un cesaretiyle dünyanın dört bir tarafında yankılanıyor. Londra’nın, Paris’in,........

© Yeni Akit