Cahiliye toplumu ve İslâm -1-
Cahiliye toplumu ve İslâm -1-
Prof. Dr. YUSUF ÖZERTÜRK
* ‘Câhiliye’, İslâm’ın tebliğinden önceki Arapların inançları, gelenekleri, tutum ve davranışları için kullanılan bir terimdir. Genellikle Arapların İslâm’dan önceki dönemine ‘Câhiliye veya Câhiliye asrı’ denir. Bazı şarkiyatçılar da ‘Câhiliyeyi; Bilgisizlik, barbarlık, ahlâksızlık olarak tanımlamışlardır. Daha geniş anlamıyla Câhiliye’; Allah’tan başka sahte ilâhlara (tâgutlar, çeşitli putlar, hevâ, vs) tapma, haktan-hukuktan ayrılma, adaletsizlik, kuvvetlinin zayıfı ezmesi, ırkçılık, taassup, kibir, kin gütme gibi fıtrâta ve insan onuruna yakışmayan çeşitli sapıklıkları ihtiva eden bir kavramdır.
*Câhiliyede insanlar nefsânî arzularına köle olmuş, hevâlarını tatmin etmekten öte bir gayeleri olmayan bir kötülük toplumu oluşturmuşlardı. Tek Allah’a inanmayıp, O’na şirk koşan, Kur’ân’ı ve Hz. Peygamberi reddeden ve ‘Atalar dini’ dedikleri kendi geleneklerine tabi olan, kötülüklerden beslenen bir zulüm ve yağma düzeni tesis edilmişti. Aslında ‘Câhiliye’ demek ‘Kötülük Toplumu’ demektir.
*Hz. Peygamber’in, Allah’ın elçisi olarak İslam’ı tebliğ etmeye başladığı devirde Hicaz (Mekke-Medine ve civarı) bölgesinde yaşayan insanların çoğu inanç bakımından politeist (birden çok sahte tanrıya inanıyorlardı) idiler. Arapların çoğu müşrikti. Allah’a ortak koşuyor, kendilerine fayda sağladıklarına inandıkları çeşitli putlarına, Allah’ın ortakları diyorlardı. Kâbeyi çıplak olarak tavaf ederlerdi.
*Hz. Resulullah’ın İslâm’ı tebliğe başlamadan ve başladığı devirlerdeki toplum, bir cahiliye-vahşet toplumuydu. Bu toplumda feodal bir düzen vardı. Toplum kabilelere bölünmüş ve her kabilenin bir reisi vardı. Kabile reisi kabilenin sahibi durumundaydı. O, ne derse bütün kabile halkı kayıtsız şartsız ona uyardı.........
© Yeni Akit
