menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Osmanlı’yı reddedenler yenildi

86 19
thursday

Osmanlı’yı reddedenler yenildi

MUSTAFA ARMAĞAN

Türkiye 1923’ten beri “tarih bunalımı”ndan muzdariptir; daha doğrusu, 2. Meşrutiyet’in ilan edildiği 1908’den beri.

Bugün tarih ders kitaplarımızdaki en inatçı tarih klişelerin bir kısmının Meşrutiyet devrinde boy verdiğini biliyoruz. Mizancı Murad’dan tutun da Ahmed Refik’e kadar uzanan ve bu yolla Cumhuriyet devrine bağlanan Meşrutiyet dönemi tarihçiliği beraberinde birçok önyargı ve yanlışı da günümüze taşımış oldu. Mesela Sultan II. Osman’ın “Genç Osman”, Sultan İbrahim’in “Deli İbrahim” yapılması yahut güya Tophane semtindeki Takiyüddin rasathanesinin topa tutularak yıktırılması iddiaları bu dönemin hazin miraslarındandır.

Cumhuriyet dönemi ise Meşrutiyet tarihçiliğinin Osmanlı’yı eleştiren tarih mirasını devralmakla birlikte kendisine yeni bir yön çizmiş, bin yıllık İslam tarihi eğitimini karanlık Ortaçağın bir mirası olarak reddetmiş (halbuki Ortaçağı karanlık olan Avrupa’ydı, bizim ‘Ortaçağımız’ tam tersine apaydınlıktı) ve İslamiyetten önceki Orta Asya Türk tarihine dönerek oradan itibaren yeni bir tarih algısı oluşturmaya kalkmıştır. Böylece bir insanın kimliğini tanımlayabilecek en yakın tarihin hatıraları silinerek, hatta unutturularak halkı, yarısı efsane, yarısı gerçek bir farazî tarihi temellük etmeye zorlamıştır.

Böylece yakın tarihi karanlıklara gömülü ama uzak tarihi şanlı sayfalara sahip garip bir tarih anlayışı yaygınlaştı. Bir başka deyişle Cumhuriyetin varlığına en yakın, onun güncel varlığını açıklamaya en müsait bölümler hafızadan temizlenecek, buna karşılık........

© Yeni Akit